Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
HORSE RACE : English Turkish

at yarışı, binicilerinin atlarını koşturduğu profesyonel hız yarışı

HORSE RANCH : English Turkish

at çiftliği, at yetiştirilen büyük çiftlik

HORSE SEMEN : English Turkish

at dölü, at menisi, at spermi içeren sıvı

HORSE SENSE : English Turkish

sağduyu

HORSE SHOW : English Turkish

at gösterisi, at şovu, cinslerinin ve becerilerinin anlaşılması için atların sergilendiği etkinlik

HORSE TRADING : English Turkish

n. at ticareti, sıkı pazarlık, pazarlık [pol.]

HORSE-GROOMING : English Turkish

at tımarlama, atın fırçalanması ve temizlenmesi

HORSE-RADISH : English Turkish

yaban turpu, karaturp, acımsı tadında ve yenilebilir bir kökü olan bitki

HORSEBACK : English Turkish

n. at sırtı, atın sırtı

HORSEBACK : English Turkish

adv. at sırtında, atın sırtında, at üstünde

HORSEBACK : English Turkish

adj. at sırtı ile ilgili, at üstünde seyahat ile ilgili

HORSEBACK RIDING : English Turkish

at üstünde yolculuk, at sırtında yolculuk, at binme

HORSEBOX : English Turkish

n. at römorku, atları bir yerden bir yere taşımak için kullanılan römork

HORSECLOTH : English Turkish

n. at çulu, atın üzerini örtmek için kullanılan bez

HORSEFEATHERS : English Turkish

interj. saçma sapan!, saçma!, alakasız!

HORSEFLESH : English Turkish

n. at eti, at bedeni

HORSEFLY : English Turkish

n. atsineği

HORSEHAIR : English Turkish

n. atkılı, atkılından yapılmış kumaş

HORSEHAIR : English Turkish

adj. atkılından yapılmış

HORSEHIDE : English Turkish

n. at derisi; at postundan yapılan deri

HORSELAUGH : English Turkish

n. gürültülü kahkaha, kaba kahkaha, atın çıkardığı sese benzer bir şekilde yüksek sesle atılan kahkaha

HORSELEECH : English Turkish

n. atsülüğü

HORSELESS : English Turkish

adj. atsız, yayan

HORSELIKE : English Turkish

adj. at benzeri, ata benzer, ata benzeyen, at gibi

HORSEMAN : English Turkish

n. binici, atlı