Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

HORSY : English Turkish

adj. at gibi, atlara ait, at yarışı meraklısı, seyis gibi giyinen ve konuşan

HORTATIVE : English Turkish

adj. öğüt veren, öğüt olarak, teşvik edici, gayretlendirici

HORTATORY : English Turkish

adj. cesaretlendirici, ilham verici, tahrik edici

HORTICULTURAL : English Turkish

adj. bahçe ile ilgili, bahçıvanlık

HORTICULTURE : English Turkish

n. bahçıvanlık, bahçecilik

HORTICULTURIST : English Turkish

n. bahçıvan, bahçe uzmanı

HOS. : English Turkish

n. Hosea, Eski Ahit kitapların biri (Hosea peygamberine atfedilmiş olan)

HOSANNA : English Turkish

n. şükretme, şükür

HOSANNA : English Turkish

interj. şükürler olsun

HOSANNAH : English Turkish

n. yakarış, yakarma, Tanrı'ya yapılan yakarış, kurtuluş için Tanrı'ya yapılan yakarma

HOSE : English Turkish

n. hortum, çorap

HOSE : English Turkish

v. hortumla sulamak, hortumla ıslatmak

HOSE DOWN : English Turkish

v. hortumla yıkamak, hortum tutmak

HOSE PIPE : English Turkish

n. hortum

HOSE REEL : English Turkish

n. hortum makarası

HOSEA : English Turkish

n. eski ahitte geçen ikinci derecedeki peygamber

HOSEHEAD : English Turkish

n. Hosehead, Rhode Island'dan gelen pankçı rock grubu (ABD); başarısız kimse, aşağılık kimse, aptal kimse (Argo)

HOSEPIPE : English Turkish

n. hortum, sıvı veya gaz nakletmek için kullanılan uzun ve esnek boru (Britanya)

HOSER : English Turkish

n. (Kanada Argosu) kaba bir şekilde bira içen adam, salak ve kaba herif

HOSIER : English Turkish

n. çorapçı

HOSIERY : English Turkish

n. çorap, çorap fabrikası, çoraplar, tuhafiye, çorapçılık

HOSNI MUBARAK : English Turkish

Hosni Mubarak, Muhammad Hosni Sayyid Mubarak (1928 doğumlu), Mısır cumhurbaşkanı (
2011)

HOSP. : English Turkish

n. "hospital (hastane)", hastane, hasta ve yaralı insanların tedavi gördüğü yer

HOSPICE : English Turkish

n. darülaceze, düşkünler evi, rahiplerin işlettiği misafirhane

HOSPIPE : English Turkish

n. hortum, sıvı veya gaz nakletmek için kullanılan uzun ve esnek boru