Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
INAUSPICIOUS : English Turkish

adj. uğursuz, şanssız, meşum, tâlihsiz, meymenetsiz

INAUSPICIOUSLY : English Turkish

adv. talihsizce, bahtsızca, şanssız bir şekilde

INAUSPICIOUSNESS : English Turkish

n. uğursuzluk, tâlihsizlik

INBAL : English Turkish

n. Inbal, kadın ismi (İbranice)

INBOARD : English Turkish

adj. gemi içindeki, gemi içi

INBOARD : English Turkish

adv. geminin içine, gemi içinde

INBORN : English Turkish

adj. doğuştan, doğal

INBOUND : English Turkish

adj. gelen, içeri doğru seyahat eden, yurtiçine doğru seyahat eden

INBOUND LANE : English Turkish

merkez yol, merkeze doğru giden kulvar, merkeze götüren şerit

INBOX : English Turkish

n. gelen kutusu, e-posta kutusu, gelen elektronik posta mesajlarının tutulduğu klasör

INBREAK : English Turkish

n. akın, baskın, zorla girme, tecavüz, saldırı

INBREATHE : English Turkish

v. nefes almak, soluk almak, nefes çekmek, soluğu içine çekmek

INBRED : English Turkish

adj. doğal, doğuştan, akraba evliliği sonucu olan

INBREED : English Turkish

v. akrabası ile çiftleştirmek, aynı soydan çiftleştirmek

INBREEDER : English Turkish

n. yakın akrabalarla çiftleşen, yakın soyla çiftleşen

INBREEDING : English Turkish

n. aynı soydan çiftleştirme

INBUILT : English Turkish

adj. monte edilmiş olan; bir cihazın entegre edilmiş parçası veya yapısı; içinde var olan, doğasında bulunan

INC. : English Turkish

adj. Anonim şirket, yasal olarak kurulan şirket

INCA : English Turkish

n. İnka, on altıncı yüzyılda İspanyollar gelmeden önce Peru'yu yöneten Güney Amerika Kızılderili grubu üyesi

INCALCULABILITY : English Turkish

n. hesaplanamazlık, belirsizlik, değişkenlik

INCALCULABLE : English Turkish

adj. hesap edilemez, hesaplanamaz, haddi hesabı olmayan, değişken, sağı solu belli olmaz

INCALCULABLENESS : English Turkish

n. hesaplanamazlık, hesaplanabilir olmama, hesaplanamama durumu; tahmin edilememe, öngörülememe

INCALCULABLY : English Turkish

adv. hesaplanamaz bir şekilde, hesaplanabilir olmayan bir şekilde; tahmin edilemeyen bir şekilde, öngörülemez bir şekilde

INCAN : English Turkish

adj. İnka'ya özgü, İnka'lara ait ya da ilgili olan (ayrıca Incaic)

INCAN : English Turkish

n. İnka, İnkalı, İspanyolların on altıncı yüzyıldaki gelişlerinden önce Peru'yu yönetmiş olan bir Güney Amerika Yerli grubu üyesi kimse, İnka grubu üyesi kimse