English Turkish
INSPIRE HOPE : English Turkish
umut doğurmak, umut uyandırmak, ümit meydana çıkarmak, gelecekle ilgili güven vermek, yüreklendirmek
INSPIRE RESPECT : English Turkish
saygı uyandırmak, saygı doğurmak, saygı hissi ile doldurmak
INSPIRED : English Turkish
adj. vahiy almış, ilhamlı, yaratıcı, çok güzel, heyecanlı, canlı
INSPIRED HIM : English Turkish
ona ilham verdi, onu ilhamlandırdı, ona esin verdi, onu esinlendirdi, onu güçlü bir şekilde etkiledi
INSPIRED HIM WITH : English Turkish
ona
ilhamı verdi,
sı konusunda onu ilhamlandırdı, ona
esini verdi,
sı konusunda onu esinlendirdi,
sı konusunda onu güçlü bir şekilde etkiledi
INSPIRER : English Turkish
n. ilham kaynağı, ilham veren kimse
INSPIRING : English Turkish
adj. motive eden, canlandıran, can veren, ruh veren, coşturan; cesaretlendiren, yüreklendiren; provoke eden, tahrik eden, teşvik den; nefes aldıran, soluk aldıran
INSPIRIT : English Turkish
v. canlandırmak, hayat vermek, teşvik etmek, neşelendirmek
INSPIRITED : English Turkish
adj. motive edilmiş, canlandırılmış, can verilmiş, ruh verilmiş, coşturulmuş, enerji ile doldurulmuş
INSPISSATE : English Turkish
v. koyultmak, koyulaştırmak, koyulaşmak
INSPISSATED : English Turkish
adj. koyultulmuş, koyulaştırılmış, koyulaşmış
INSPISSATION : English Turkish
n. koyultma, koyulaştırma, koyulaşma
INSPISSATOR : English Turkish
n. koyultan kimse veya şey, koyulaştıran kimse veya şey
INST. : English Turkish
n. "instant (an)", an, lahza, çok kısa zaman; mevcut an, güncel an; çok kısa bir süre hazırlanabilen yemek veya meşrubat; güncel ay, mevcut ay
INSTABILITY : English Turkish
n. dengesizlik, değişkenlik, kararsızlık, dayanıksızlık
INSTABLE : English Turkish
adj. istikrarsız, kararsız, sallantılı, sabit olmayan; değişken, birden değişen
INSTALL : English Turkish
v. kurmak, yerleştirmek, monte etmek, atamak
INSTALL ONESELF : English Turkish
yerleşmek, kurulmak
INSTALL PROGRAM : English Turkish
yükleme programı, kurma programı, hard disk üzerine yazılım yüklenmesine olanak sağlayan bilgisayar programı
INSTALLABLE : English Turkish
adj. kurulabilir, yüklenebilir, kullanım için kurulabilir; bir bilgisayar sistemine yerleştirilebilir (Bilgisayar)
INSTALLATION : English Turkish
n. kurma, montaj, tesisat, yerleştirme, atama, üs
INSTALLATION PROGRAM : English Turkish
kurulum programı, sabit diske program kurulumuna yardımcı olan yardımcı yazılım
INSTALLED : English Turkish
adj. kurulmuş, yerleştirilmiş, kullanım için konulmuş, yerine konulmuş (örneğin makine); tesis edilmiş, bir pozisyona konulmuş; bir göreve getirilmiş, işbaşı yaptırılmış
INSTALLER : English Turkish
n. kuran, yerleştiren, kullanım için koyan, yerine koyan
INSTALLMENT : English Turkish
n. taksit, bölüm, kurma, tesisat, yerleştirme, atama, üs
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani