English Turkish
INSTRUCTIONS : English Turkish
n. bilgi, açıklamalar, talimatlar, direktifler, kullanma talimatları, talimat
INSTRUCTIONS FOR USE : English Turkish
kullanma talimatları
INSTRUCTIVE : English Turkish
adj. öğreten, öğretici, eğitici
INSTRUCTIVELY : English Turkish
adv. eğitici bir şekilde, öğretici bir şekilde, bilgi veren bir şekilde, bilgilendirici bir şekilde
INSTRUCTIVENESS : English Turkish
n. eğitmenlik, öğretmenlik
INSTRUCTOR : English Turkish
n. öğretmen, eğitmen, okutman, doçent [amer.], öğretim üyesi
INSTRUCTORSHIP : English Turkish
n. eğitmenlik, öğretmenlik, okutmanlık, eğiten bir kimsenin konumu veya görevleri
INSTRUCTRESS : English Turkish
n. öğretmen (bayan), eğitmen, okutman
INSTRUMENT : English Turkish
n. alet, araç, saz, enstrüman, çalgı, döküman, belge, senet
INSTRUMENT FLIGHT : English Turkish
alet uçuşu, aletli uçuş, otomatik navigasyon, otomatik gezinme, gezinmenin yeryüzünde referans noktaları kullanma yerine hava aracının cihazları ile gerçekleştirildiği uçuş
INSTRUMENT LANDING SYSTEM : English Turkish
Aletli İniş Sistemi, ILS, havaalanında sınırlı görüş koşullarında uçağı indirmek için pilota yol gösteren radyo sistemi
INSTRUMENT OBSERVATION : English Turkish
cihazlı izleme, özel optik cihazlar kullanılarak gerçekleştirilen izleme
INSTRUMENT PANEL : English Turkish
kontrol paneli, üzerine bir mekanizmanın işletilmesi ve kontrol edilmesi amaçlı cihazların yerleştirildiği panel, cihaz paneli
INSTRUMENT SHELTER : English Turkish
n. (Meteoroloji) alet korunağı, alet siperi, termometre siperi, kutuya benzeyen ve eşzamanlı olarak yeterli havalandırma sağlayarak meteorolojik aletlere (yağış çisinti ve güneşe karşı) koruma sağlayan alet
INSTRUMENTAL : English Turkish
adj. alete ait, aletle yapılan, alet, enstrümental
INSTRUMENTAL ERROR : English Turkish
alet hatası
INSTRUMENTAL MUSIC : English Turkish
enstrümental müzik
INSTRUMENTALISM : English Turkish
n. enstrümantalizm, araçsallık, bir fikrin doruluğunun sorun çözmeden ne kadar başarılı olduğuyla belirlendiği felsefesi
INSTRUMENTALIST : English Turkish
n. enstrüman çalan kimse, çalgıcı
INSTRUMENTALITY : English Turkish
n. vasıta olma, vasıta
INSTRUMENTALLY : English Turkish
adv. yararlı biçimde, faydalı biçimde
INSTRUMENTATION : English Turkish
n. orkestrasyon, aletlerle iş yapma, aletler
INSTRUMENTS : English Turkish
n. araç gereç, ameliyat aletleri, belgeler, malzeme, dökümanlar, enstrümanlar
INSUBMISSIVE : English Turkish
adj. baş eğmeyen, boyun eğmeyen, teslim olmayan
INSUBORDINATE : English Turkish
adj. başkaldıran, asi, isyankâr
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani