English Turkish
OBSESSIVE-COMPULSIVE DISORDER : English Turkish
n. OCD, obsesif kompulsif bozukluk, kişinin yinelenen takıntılar veya kompulsif hareketler yaşadığı psikiyatrik bozukluk
OBSESSIVELY : English Turkish
adv. saplantı derecesinde, obsesif bir şekilde, dürtü etkisiyle
OBSESSIVENESS : English Turkish
n. obsesif olma durumu, saplantı haline gelmiş durum; dürtü etkisinin neden olduğu durum
OBSESSOR : English Turkish
n. aklına takılan kimse, takıntı haline gelen kimse
OBSIDIAN : English Turkish
n. obsidyen, erimiş lavın soğutma süreci ile oluşan siyah saydam volkanik taş
OBSOLESCENCE : English Turkish
n. eskime, modası geçme, kullanılmaz olma
OBSOLESCENT : English Turkish
adj. eskimiş, az kullanılan
OBSOLESCENTLY : English Turkish
adv. eskimiş bir şekilde, modası geçmiş bir şekilde, artık kullanılmayan bir şekilde
OBSOLETE : English Turkish
adj. eski, kullanılmayan, modası geçmiş, eskilerine oranla az gelişmiş [biy.]
OBSOLETELY : English Turkish
adv. eskimiş bir şekilde, artık kullanılmayan bir şekilde, artık kullanılmayan bir şey ile ilgili olarak
OBSOLETENESS : English Turkish
n. eskimiş olma, modası geçmiş olma durumu; çağ dışı olma durumu; kullanışsızlık; kullanılmama
OBSTACLE : English Turkish
n. engel, ket, mani
OBSTACLE COURSE : English Turkish
engel parkuru, engelli yarışın üstesinden gelmek için çeşitli maddesel zorluklardan oluşan pist
OBSTACLE ON THE ROAD TO PEACE : English Turkish
arış yolundaki engel, barış sürecindeki zorluk, barış sürecindeki geçici çıkmaz
OBSTACLE RACE : English Turkish
engelli yarış
OBSTETRIC : English Turkish
adj. doğum, gebelik ile ilgili
OBSTETRICAL : English Turkish
adj. obstetriks ile ilgili, doğum ve gebelik bilimi ile ilgili; doğumla ilgili
OBSTETRICALLY : English Turkish
adv. doğum sırasında
OBSTETRICIAN : English Turkish
n. doğum uzmanı, ebe, doğum doktoru
OBSTETRICS : English Turkish
n. doğum ve gebelik bilimi, doğum doktorluğu, ebelik
OBSTETRICS DEPARTMENT : English Turkish
kadın hastalıkları ve doğum bölümü, doğum ve hamile kadınların bakımı ile ilgili olan hastane veya tıp fakültesi bölümü
OBSTINACY : English Turkish
n. inatçılık, hırçınlık, inat, müzmin olma, kronikleşme
OBSTINATE : English Turkish
adj. inatçı, dik başlı, dik kafalı, müzmin, kronik
OBSTINATE PERSON : English Turkish
n. inatçı
OBSTINATELY : English Turkish
adv. inatla
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani