English Turkish
OOKINETIC : English Turkish
adj. yumurta hücresinin olgunlaşma ve döllenme süreci ile ilgili
OOLITE : English Turkish
n. oolit, yumurtamsı, balık yumurtalarına benzeyen yuvarlatılmış kristaller içeren kireç taşı
OOLOGIST : English Turkish
n. kuş yumurtalarını inceleyen ve kuş yumurtaları ile ilgili olan ornitoloji uzmanı; kuş yumurtaları toplayan kimse
OOLOGY : English Turkish
n. kuş yumurtalarını inceleyen ve kuş yumurtaları ile ilgili olan ornitoloji dalı (renkleri, şekilleri, boyutları ve sayıları gibi); kuş yumurtaları toplama
OOLONG : English Turkish
n. güzel kokulu çay, kurtulmadan önce kısmen fermente edilen Çin çayı yaprakları
OOLONG TEA : English Turkish
n. güzel kokulu siyah çay
OOMPAH : English Turkish
n. tuba veya üflemeli çalgı ile çıkarılan tekrarlanan ritmik ses (bandoda)
OOMPH : English Turkish
n. çekicilik, cazibe
OOO : English Turkish
(sohbet ve kısa mesajda (SMS) kullanılan ) ofiste değil
OOP : English Turkish
nesne odaklı programlama, (Bilgisayar) her nesnenin kendi başına bir "varlık" olduğu modüler proğramlama tekniği
OOPHORECTOMISE : English Turkish
v. yumurtalığı ameliyatla almak, ooforohisterektomi uygulamak (ayrıca oophorectomize)
OOPHORECTOMIZE : English Turkish
v. yumurtalığı ameliyatla almak, ooforohisterektomi uygulamak (ayrıca oophorectomise)
OOPHORECTOMY : English Turkish
n. ooforektomi, yumurtalıkların ameliyatla alınması
OOPHORITIS : English Turkish
n. ooforit, yumurtalık iltihabı
OOPHOROHYSTERECTOMY : English Turkish
n. (Tıp) ooforohisterektomi, ovariohisterektomi, rahim ve yumurtalıkların ameliyatla alınması
OOPL : English Turkish
n. nesne odaklı programlama dili, nesne olarak yapılandırılmış online bilgiyi idare eden bilgi ve prosedürlerin proğramlama dili (Bilgisayar)
OOPLASM : English Turkish
n. yumurta protoplazması
OOPLASMIC : English Turkish
adj. yumurta protoplazması ile ilgili
OOPS : English Turkish
interj. ops, Hop!; O, hayır! (ilgi veya üzüntü haykırışı, örn. bir şeyin kazara meydana geldiği zaman)
OOSPERM : English Turkish
n. zigot, döllenmiş yumurta hücresi
OOSPORE : English Turkish
n. oospor, oogonyum içinde bulunan döllenmiş yumurta (Botanik)
OOTHECA : English Turkish
n. ooteka, bazı omurgasız hayvanlarda bulunan yumurta kesesi
OOTHECAL : English Turkish
adj. ooteka ile ilgili, bazı omurgasız hayvanlarda bulunan yumurta kesesi ile ilgili
OOTID : English Turkish
n. döllemeden hemen önce ovum haline gelen hücre (Biyoloji)
OOZE : English Turkish
n. sızma, sızıntı, sızan şey, meşe kabuğu suyu (dericilik), sulu çamur, dip çamuru (deniz vb.)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani