Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
AT REGULAR INTERVALS : English Turkish

adv. belli aralıklarla, düzenli aralarla

AT REST : English Turkish

ahat, hareketsiz, çalışmayan, işlemeyen

AT RETAIL : English Turkish

perakende

AT RIGHT ANGLES : English Turkish

adj. dik açılı

AT RISK : English Turkish

isk altında, tehlikede

AT RISK GROUP : English Turkish

iskli grupta,
alması riskli olan grup

AT ROCK BOTTOM : English Turkish

morali çok bozuk, çok kötü durumda, çok zor bir durumda

AT SCHOOL : English Turkish

okulda, öğrenim kurumunda

AT SEA : English Turkish

denizde, gemide

AT SECOND HAND : English Turkish

ikinci elden, kullanılmış, kullanılmış durumda

AT SHORT DATE : English Turkish

adv. kısa vadede

AT SHORT NOTICE : English Turkish

acilen, hızlı bir şekilde, önceden haber verilmeden

AT SIGHT : English Turkish

görünce, görür görmez, bakarak

AT SIGN : English Turkish

n. @ işareti, @, “at” kelimesini belirtmek için kullanılan işaret (özellikle eposta adreslerinde, ayrıca "strudel", "commercial at", "commat" ve daha fazla olarak bilinen)

AT SIXES AND SEVENS : English Turkish

allak bullak, karmakarışık, şaşkınlık içinde

AT SMB.'S BEHEST : English Turkish

adv. emrinde

AT SOME LENGTH : English Turkish

adv. ayrıntılarıyla, uzun uzadıya

AT STAFF'S END : English Turkish

at staff's end, uzakta tutulan

AT STAKE : English Turkish

değişme açık, risk altında, kaybedilme tehlikesi olan

AT SUNSET : English Turkish

güneşin battığı zaman, akşam üstü, alacakaranlıkta, akşam vakti

AT SUPERSONIC SPEED : English Turkish

adj. sesten hızlı

AT TABLE : English Turkish

sofra başında, yemek sırasında, yemek zamanında

AT THAT : English Turkish

artık, mademki, bundan başka, hem de

AT THAT CASE : English Turkish

adv. o zaman

AT THAT RATE : English Turkish

u durumda, bu şartlar altında, o halde