Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
ORIGINAL THINKING : English Turkish

orijinal düşünme, yaratıcı bir şekilde problemleri çözme yeteneği, sıradışı düşünme

ORIGINAL VERSION : English Turkish

orijinal versiyon, kopya veya taklit olmayan versiyon

ORIGINAL WORK : English Turkish

özgün eser, kopya veya taklit olmayan çalışma

ORIGINALITY : English Turkish

n. özgünlük, orijinallik, benzemezlik, yaratma gücü

ORIGINALLY : English Turkish

adv. aslen, aslında, orijinal olarak

ORIGINATE : English Turkish

v. kaynaklanmak, meydana gelmek, çıkmak, esinlenmek, örnek alınmak, icat etmek, yaratmak, neden olmak

ORIGINATING SUMMONS : English Turkish

tarafların yeminli ifadelerine dayalı olarak hızlı bir şekilde yapılan hukuki duruşma

ORIGINATION : English Turkish

n. icat etme, meydana gelme, kaynaklanma, köken, asıl

ORIGINATIVE : English Turkish

adj. yaratıcı, üretken

ORIGINATOR : English Turkish

n. yaratıcı, mucit, üretken kimse

ORINASAL : English Turkish

adj. ağız ve burunla seslenen [dilb.]

ORIOLE : English Turkish

n. sarıasma kuşu

ORION : English Turkish

n. cebbar burcu [astr.], Oryon [astr.]

ORISON : English Turkish

n. dua

ORIT : English Turkish

n. bir bayan ismi (İbranice)

ORIUM : English Turkish

suff. yeri

ORKNEY : English Turkish

n. orkney

ORKNEY ISLANDS : English Turkish

n. Orkney adaları, İskaoçya'nın kuzey kıyıları açıklarında Kuzey Denizi'nde adalar grubu

ORLANDO : English Turkish

n. Florida'da (ABD) bir şehir; bir soyadı; bir erkek ismi

ORLANDO BANDINELLI : English Turkish

n. III. Alexander (MS.
1181), 1159'dan 1181'e kadar Papa

ORLEANS : English Turkish

n. Loiret'in (Fransa) başkenti ve içinde bir kent, 1428'de Joan of Arc tarafından kurtarılan İngiliz kuşatmasındaki bir site; Orleans Evi, Fransız dükler sülalesi

ORLON : English Turkish

n. orlon, naylona benzeyen sentetik elyaf markası

ORLOP : English Turkish

n. alt güverte

ORLOP DECK : English Turkish

alt güverte

ORMER : English Turkish

n. deniz kulağı