Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
PARAMOUNT : English Turkish

adj. ulu, yüce, en yüksek, olağanüstü

PARAMOUNT BED CO. LTD. : English Turkish

n. 1947'de kurulan Japon şirketi, hastane yatakları ve ev bakım yatakları üreticisi

PARAMOUR : English Turkish

n. sevgili, aşık, metres

PARANA : English Turkish

n. Brezilya'nın güneyinde eyalet; Arjantin'in kuzeydoğusunda bir şehir; Güney Amerika'da bir nehir

PARANOIA : English Turkish

n. paranoya, aşırı kuşkuculuk

PARANOIAC : English Turkish

n. paranoyak

PARANOIAC : English Turkish

adj. paranoyak

PARANOID : English Turkish

adj. paranoya ile ilgili

PARAPET : English Turkish

n. korkuluk, siper, balkon duvarı

PARAPH : English Turkish

n. paraf

PARAPHERNALIA : English Turkish

n. özel eşyalar, öteberi, araç gereç

PARAPHRASE : English Turkish

n. yorum, açıklama

PARAPHRASE : English Turkish

v. yorumlamak, başka kelimelerle açıklamak

PARAPLEGIA : English Turkish

n. parapleji, yarım felç, belden aşağı felç

PARAPLEGIC : English Turkish

adj. belden aşağısı felçli, yarım felçli

PARAPSYCHOLOGY : English Turkish

n. parapsikoloji

PARASAILING : English Turkish

n. parasailing

PARASCENDING : English Turkish

n. paraşütle uçma sporu

PARASITAL : English Turkish

adj. parazit, asalak

PARASITE : English Turkish

n. parazit, asalak, beleşçi, parazit ses

PARASITIC : English Turkish

adj. parazit, asalak, yayını bozan

PARASITICAL : English Turkish

adj. parazit, asalak, yayını bozan

PARASITISM : English Turkish

n. asalaklık, parazitlik, parazitlerden kaynaklanan hastalık

PARASOL : English Turkish

n. güneş şemsiyesi

PARASUIT : English Turkish

n. paraşütçü tulumu