Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
PRESIDENTIAL MESSAGE : English Turkish

n. başkan tarafından yayınlatılan mesaj

PRESIDENTIAL PRIMARY : English Turkish

n. başkanlık ön seçimi

PRESIDENTIAL SYSTEM : English Turkish

n. başkanlık sistemi

PRESIDENTIAL TERM : English Turkish

n. başkanlık süresi

PRESIDENTIAL YEAR : English Turkish

aşkanlık seçimlerinin yapıldığı yıl

PRESIDENTS CONFERENCE : English Turkish

aşkanlar konferansı, ABD'de çeşitli Yahudi organizasyonlarının başkanlarının kurulu

PRESIDENTSHIP : English Turkish

n. başkanlık

PRESIDIUM : English Turkish

n. başbakanlık heyeti (rusya), daimi üye (rusya)

PRESLEY : English Turkish

n. bir erkek ismi; bir soyadı; Elvis Presley (
1977), "Kral", ünlü Amerikalı rock and roll şarkıcısı ve sinema oyuncusu

PRESS : English Turkish

n. basın, basın mensupları, baskı, sıkacak, pres, cendere, mengene, matbaa makinesi, pres ütü, sıkışıklık, acele, kalabalık, izdiham, zorla askere alma

PRESS : English Turkish

v. baskı yapmak, sıkıştırmak, sıkmak, basmak, sıkmak (limon vb.), topluca ilerlemek, zorlamak, ütülemek, preslemek, acil olmak

PRESS A CHARGE : English Turkish

v. dava açmak

PRESS AGENCY : English Turkish

asın ajansı

PRESS AGENT : English Turkish

asın sözcüsü

PRESS BARON : English Turkish

n. basın kralı, gazete patronu (büyük)

PRESS BOX : English Turkish

asın tribünü

PRESS BUTTON : English Turkish

elektrik düğmesi

PRESS CAMPAIGN : English Turkish

asın kampanyası

PRESS CLIPPING : English Turkish

gazete kupürü

PRESS CONFERENCE : English Turkish

asın toplantısı

PRESS COPY : English Turkish

n. baskı kopyası, basın örneği

PRESS COUNCIL : English Turkish

asın konseyi

PRESS CUTTING : English Turkish

gazete kupürü

PRESS FLESH : English Turkish

v. el sıkmak, tokalaşmak

PRESS FOR : English Turkish

sıkıştırmak, baskı yapmak (için), ihtiyaç göstermek, lehinde propaganda yapmak