Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

SECRETARIATE : English Turkish

n. müdüriyet, müdüriyet personeli

SECRETARIES GENERAL : English Turkish

n. genel sekreterler

SECRETARY : English Turkish

n. sekreter, yazman, kâtip, bakan, yazı masası

SECRETARY BIRD : English Turkish

n. sekreter kuşu

SECRETARY GENERAL : English Turkish

n. genel sekreter

SECRETARY GENERAL OF THE HISTADRUT : English Turkish

Histadrut'un genel sekreteri, Histadrut'a başkanlık eden kimse

SECRETARY OF COMMERCE : English Turkish

n. Ticaret Bakanı, ABD'de ulusal ve uluslararası alış veriş ve ticaretten sorumlu kabine üyesi

SECRETARY OF DEFENCE : English Turkish

n. savunma bakanı

SECRETARY OF DEFENSE : English Turkish

Savunma Bakanı

SECRETARY OF EMBASSY : English Turkish

n. elçilik sekreteri

SECRETARY OF FOREIGN AFFAIRS : English Turkish

n. dışişleri bakanı

SECRETARY OF STATE : English Turkish

akan, dışişleri bakanı [amer.]

SECRETARY OF STATE FOR : English Turkish

adv. bakanı

SECRETARY OF STATE FOR FOREIGN AFFAIRS : English Turkish

dışişleri bakanı

SECRETARY OF STATE FOR HOME AFFAIRS : English Turkish

içişleri bakanı

SECRETARY-GENERAL OF THE UNITED NATIONS : English Turkish

n. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri, Birleşmiş Milletler idari memurlarının başkanı

SECRETARYSHIP : English Turkish

n. sekreterlik, yazmanlık, bakanlık

SECRETE : English Turkish

v. salgılamak, gizlemek, saklamak

SECRETED : English Turkish

adj. salgılanmış,atılmış, dışarı verilmiş; gizlenmiş, saklanmış

SECRETIN : English Turkish

n. ince bağırsakta üretilen ve pankreas sıvılarının ve ödün salgılanmasını uyaran hormon (Biyokimya)

SECRETING : English Turkish

adj. salgılayan, çıkaran, yayan, sızdıran

SECRETION : English Turkish

n. salgı, salgılama, sır tutma, saklama, gizleme

SECRETIVE : English Turkish

adj. gizli kapaklı, gizemli, bilinmezlerle dolu, kapalı kutu, ketum, ağzı sıkı, sır tutan

SECRETIVELY : English Turkish

adv. sır olarak saklama eğilimi ile, gizlilikle, gizli bir şekilde

SECRETIVENESS : English Turkish

n. sır tutma, ağzı sıkılık, gizemlilik