Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
SCRATCH A FEW LINES : English Turkish

irkaç satırı çıkarmak, yazının birkeç satırını not almak

SCRATCH A TICKET : English Turkish

ileti çizmek, bir ismi adaylar listesinden çıkarmak

SCRATCH ABOUT : English Turkish

v. eşelemek

SCRATCH ALONG : English Turkish

kazıyarak çıkarmak, kazımak

SCRATCH AWL : English Turkish

oymacı kalemi, pikap iğnesi

SCRATCH MY BACK AND I'LL SCRATCH YOURS : English Turkish

kaşı sırtımı kaşıyayım sırtını, karşılıklı güvnenme durumu, bir el diğerini yıkar

SCRATCH OF THE PEN : English Turkish

kalem çızıktırması, kalem darbesi, kalem vuruşu, yazı aletinin hareketi

SCRATCH ON THE FACE : English Turkish

yüzdeki çizik, yüzdeki hafif yara

SCRATCH ONE'S HEAD : English Turkish

kafasını tırmalamak, kafası karışmış olmak, şaşkınlıktan dolayı tereddüt etmek

SCRATCH OUT : English Turkish

kazıyarak çıkarmak, kazımak

SCRATCH PAD : English Turkish

n. not defteri, karalama defteri

SCRATCH PAPER : English Turkish

karalama kâğıdı, müsvedde kâğıdı

SCRATCH RACE : English Turkish

avanssız yarış, şartların eşit olduğu yarış

SCRATCH TEAM : English Turkish

allelacele takım, rastgele takım, gelişigüzel takım, alelacele organize edilmiş takım, doğaçlama takım, uydurma takım

SCRATCH THROUGH : English Turkish

kazıyarak çıkarmak

SCRATCH TOGETHER : English Turkish

zorla toplamak (para vb.)

SCRATCH WIG : English Turkish

n. kafanın yanlızca bir bölümünü kapatan kısa peruk türü

SCRATCH WORK : English Turkish

n. bir latanın üç kaplamasının dışındaki ilk plaster örtü

SCRATCHED HIS FOREHEAD : English Turkish

kafasını/alnını tırmalamış, kafasını karıştırmış, şaşkınlığa uğramış, sersemlemiş, şüpheye düşmüş, şüpheleri olan

SCRATCHER : English Turkish

n. kaşınan kimse

SCRATCHILY : English Turkish

adv. gelişigüzel bir tarzda; kafası karışmış bir şekilde, karmaşık bir şekilde, rastgele; ihmalkar bir şekilde, dikkatsiz bir şekilde

SCRATCHINESS : English Turkish

n. şapşallık, ihmalkarlık, dikkatsizlik; rastgele olma, şaşırmış olma durumu, karıştırılmış olma durumu

SCRATCHING : English Turkish

n. kazıma

SCRATCHING ONESELF : English Turkish

kendini kaşıma, kendini ovalama

SCRATCHPAD : English Turkish

n. sümen, not kağıdının küçük altlığı