Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
SCREE : English Turkish

n. kayşat, dağ yamacında yassı çakıl

SCREECH : English Turkish

n. keskin çığlık, acı feryat

SCREECH : English Turkish

v. cırlamak, tiz sesle bağırmak, çığlık atmak, acı acı bağırmak, gıcırdatmak

SCREECH OF BRAKES : English Turkish

frenlerin cayırtısı, frenlerin çığlığı, frenlerin acı sesi, hızla frene basıldığında ortaya çıkan yüksek ve tiz ses

SCREECH OWL : English Turkish

n. cüce baykuş

SCREECHER : English Turkish

n. çığlık atan kimse, bağıran kimse; haykıran kimse, feryat eden kimse

SCREECHING : English Turkish

adj. cırtlak, cırlak

SCREECHY : English Turkish

adj. yüksek ve tiz olan, çığlık gibi sert ve tiz; sert ve tiz sesler üreten, acı acı bağıran, feryat eden

SCREED : English Turkish

n. uzun ve sıkıcı mektup, bitmek bilmeyen konuşma, bıktıran eleştiri

SCREEN : English Turkish

n. ekran, perde, bölme, paravan, pano, siper, elek, kalbur, beyaz perde

SCREEN : English Turkish

v. perde ile ayırmak, korumak, saklamak, gizlemek, örtmek, kamufle etmek, kalburdan geçirmek, elemek, eleme yapmak, oynatmak (film), ekranda göstermek, filme almak (kitap vb.)

SCREEN CAPTURE : English Turkish

ekran yakalama, ekran görüntüsünün bir kopyasını bir dosya olarak kaydetme

SCREEN DOOR : English Turkish

perde kapı, elek kapı, içerisinden havanın akıp geçmesi için ağdan yapılmış kapı

SCREEN GRID : English Turkish

ekran ızgarası

SCREEN OFF : English Turkish

perde ile ayırmak

SCREEN OUT : English Turkish

çıkarmak, ayırmak, filtre etmek, süzmek, elemek, elekten geçirmek

SCREEN SAVER : English Turkish

ekran koruyucu, kullanılmadığında monitörü kapayan program

SCREEN SHOT : English Turkish

ekran görüntüsü yakalama, bir bilgisayar monitöründe gösterilen ekranın bilgisayarla işlenmiş resmi (Bilgisayar)

SCREEN TEST : English Turkish

n. deneme filmi

SCREEN TEST : English Turkish

n. ekran testi, bir aktörün sinema ile ilgili bir role uygunluğunu test etmek için yapılan kısa film

SCREEN TIME : English Turkish

süre (film), filmin süresi

SCREEN WASHER : English Turkish

n. ön cam yıkayıcı (araba)

SCREEN WIRE : English Turkish

n. elek teli

SCREEN-TEST : English Turkish

v. bir aktörün belirli bir rol için uygunluğunu test etmek için filmini çekmek

SCREENAGER : English Turkish

n. İnternet ve bilgisayarlar konusunda becerikli olan genç; televizyon ve bilgisayarlarla büyüyen ve bu nedenle ekranların dünyasını anlayan genç