English Turkish
SHAKABLE : English Turkish
adj. çalkalanabilir; altüst edilebilir, üzülebilir, acı verilebilir
SHAKE : English Turkish
n. sallama, titreme, titretme, sarsma, sarsıntı, deprem, sesi titretme, çatlak (kereste), yarık, çalkalanmış şey, milk shake
SHAKE : English Turkish
v. sallamak, sallanmak, titretmek, sarsmak, silkelemek, sarsılmak, silkmek, çırpmak, çalkalamak, üzmek, titremek, atlatmak, yakasını kurtarmak
SHAKE A BOTTLE : English Turkish
şişeyi çalkalamak, şişeyi hızlıca ileri geri sallamak
SHAKE A LEG : English Turkish
dans etmek, oynamak, tempo tutmak, acele etmek
SHAKE A LOOSE LEG : English Turkish
kayıp bacağını sallamak, vahşi bir hayat tarzında yaşamak, umursamaz şekilde yaşamak
SHAKE A STICK AT : English Turkish
sopa sallamak, gözünü korkutmak, korkutmak; belirtmek, işaret etmek; miktar belirtmek; isim vermek
SHAKE ALL OVER : English Turkish
v. tir tir titremek
SHAKE DOWN : English Turkish
silkelemek (ağaç vb.), üstünü aramak, para sızdırmak, yığmak, haraca bağlamak, yerleştirmek, test etmek, yerleşmek, uyum sağlamak, kıvrılıp yatmak, yatak hazırlamak, telâşla toparlanmak
SHAKE HANDS : English Turkish
el sıkışmak, tokalaşmak
SHAKE IN ONE'S SHOES : English Turkish
korku ile titremek
SHAKE OF THE HAND : English Turkish
n. el sıkma
SHAKE OF THE HEAD : English Turkish
n. kafa sallama (olumsuz), başını sallama (olumsuz)
SHAKE OFF : English Turkish
silkelemek, silkmek, kurtulmak, yakasını sıyırmak, başından savmak
SHAKE ONE'S EARS : English Turkish
kulağını sarsmak, duygularını açığa çıkarmak, duygularını ifade etmek
SHAKE ONE'S FAITH : English Turkish
inancını sarsmak, inançlarını değiştirmek
SHAKE ONE'S FINGER : English Turkish
v. parmağını sallamak (kızmak), parmağını sallayarak azarlamak
SHAKE ONE'S HEAD : English Turkish
kafa sallamak (olumsuz), başını sallamak (olumsuz), onaylamamak
SHAKE ONE'S SIDES WITH LAUGHING : English Turkish
gülmekten kenarları sarsılmak, gülmekten patlamak, kontrol edilemez şekilde kahkahalarla gülmek
SHAKE ONE'S SIDES WITH LAUGHTER : English Turkish
gülmekten katılmak, katıla katıla gülmek
SHAKE ONESELF : English Turkish
silkinmek
SHAKE OUT : English Turkish
silkelemek, açmak (yelken vb.)
SHAKE OUT A REEF : English Turkish
v. camadanı fora etmek
SHAKE SMB. BY THE HAND : English Turkish
v. elini sıkmak
SHAKE SMB.'S HAND : English Turkish
v. elini sıkmak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani