Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
SHERATON : English Turkish

n. dünya çapındaki lüks oteller zinciri

SHERBERT : English Turkish

n. meyve ile tatlandırılmış ve süt ve yumurta akı veya jelatin ile yapılmış dondurulmuş tatlı

SHERBET : English Turkish

n. şerbet, meyveli dondurma

SHERBET POWDER : English Turkish

n. şerbet tozu, limonata tozu

SHERD : English Turkish

n. çömlek kırığı

SHEREEF : English Turkish

n. şerif

SHERIF : English Turkish

n. şerif

SHERIFF : English Turkish

n. şerif, kasaba polis şefi, seçimle gelen sınırlı yetkili yönetici, kraliçeyi temsil eden yönetici

SHERIFFALTY : English Turkish

n. şerifin ofisi, şerifin bölgesi

SHERIFFCY : English Turkish

n. şerifin ofisi, şerifin bölgesi

SHERIFFDOM : English Turkish

n. şerifin ofisi, şerifin bölgesi

SHERIFFWICK : English Turkish

n. şerifin ofisi, şerifin bölgesi

SHERLOCK : English Turkish

n. Sherlock Holmes, Sir Arthur Conan Doyle'un kitaplarındaki hayali dedektif; bir erkek ismi

SHERLOCK : English Turkish

n. özel dedektif, dedektif; gizemleri çözmekte uzman kimse (Sherlock Holmes olarak isimlendirilen, Sir Arthur Conan Doyle'un romanlarındaki hayali dedektif)

SHERLOCK HOLMES : English Turkish

Sherlock Holmes, ünlü dedektif karakteri, Arthur Conan Doyle tarafından yazılan şüphe ve gizem romanlarının edebi kahramanı

SHERMAN ANTITRUST ACT : English Turkish

Sherman antitröst yasası, 1890'da ticaretin önünü tıkayan her türlü gücü (monopoller ve ticaret birlikleri gibi) sınırlamak amacıyla ABD Kongresi tarafından çıkarılan yasa

SHERMAN MINTON : English Turkish

n. (
1965) ABD'li hukukçu, ABD Yüksek Mahkemesi üye yargıcı

SHERPA : English Turkish

n. Nepal'deki Himalayalar'da (himalaya Dağları) yaşayan Tibet halkından olan kimse (çoğunlukla dağ yolculuklarında hamal olarak çalışan)

SHERRY : English Turkish

n. sherry, şeri, şarap tatlı ispanyol şarabı

SHERRY BRANDY : English Turkish

kirazdan yapılan alkollü içecek, konyak türü

SHETLAND : English Turkish

n. Kuzey Denizi'nde İskoçya'nın kuzey kıyıları açıklarında bulunan adalar grubu

SHETLAND ISLANDS : English Turkish

Shetland adaları, Kuzey Denizi'nde İskoçya'nın kuzeyinde bulunan adalar grubu

SHEVAT : English Turkish

n. Şavat, Yahudi takviminin beşinci ayı

SHEW : English Turkish

n. gösterme, gösteri, gösteriş, şov

SHEW : English Turkish

v. göstermek, sergilemek, sunmak