Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
SLOVAK : English Turkish

n. Slovak, Slovakça

SLOVAK : English Turkish

adj. Slovak

SLOVAKIA : English Turkish

n. slovakya

SLOVAKIAN : English Turkish

n. Slovakyalı yada Slovakya'da yaşayan kimse (orta Avrupa'da bir ülke)

SLOVAKIAN : English Turkish

adj. Slovakya'ya yada Slovakya'da yaşayan insanlara ait; Slovakya veya onun dili yada onun halkına ait

SLOVEN : English Turkish

n. şapşal, pasaklı, kılıksız kimse

SLOVENE : English Turkish

n. sloven, slovence

SLOVENE : English Turkish

adj. sloven

SLOVENIA : English Turkish

n. slovenya

SLOVENIAN : English Turkish

n. Slovenya'da yaşayan kimse (Balkanlar'da bir ülke), Slovenyalı

SLOVENIAN : English Turkish

adj. Slovenya'ya ait (Balkanlar'da bir ülke); Slovenya diline ait

SLOVENIAN : English Turkish

n. Slovenya'da konuşulan dil

SLOVENLINESS : English Turkish

n. derbederlik, şapşallık

SLOVENLY : English Turkish

adv. şapşalca, kılıksızca, hırpani bir şekilde, yarım yamalak

SLOVENLY : English Turkish

adj. şapşal, pasaklı, savsak, sünepe, hırpani kılıklı, kılıksız, kötü yapılmış, baştan savma

SLOW : English Turkish

v. yavaşlamak, yavaşlatmak

SLOW : English Turkish

adj. yavaş, ağır, eli ağır, geri, geri kalmış, geç, geç olan, geç anlayan, uzun süren, kesat, sıkıcı, hızı azaltan

SLOW AND SURE : English Turkish

adj. ağır ve emin, temkinli

SLOW BURN : English Turkish

n. (Gayrı resmi) yavaş yanma, yükselen kızgınlık, öfkenin derece derece yükselmesi (aniden patlamasına zıt olarak)

SLOW CLOCK : English Turkish

yavaş saat, geri kalmış saat, çok yavaşça ilerleyen saat, gerçek zamanın gerisinde bir zamanı gösteren saat

SLOW COACH : English Turkish

yavaş kimse

SLOW COOKER : English Turkish

n. yavaş aşçı, yavaş pişirmek için kullanılan elektrikli kap

SLOW DECAY : English Turkish

yavaş çürüme, sona erme, süresinin dolması, yavaş çürüme veya bozulma

SLOW DOWN : English Turkish

yavaşlayın

SLOW DOWN THE RATE : English Turkish

oranı düşürmek, adımların hızını yavaşlatmak