Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

SMACK : English Turkish

n. şamar, tokat, şaplak, şapırtı, şapırdama, şapır şupur öpüş, hafif tad, lezzet, tutam (tuz vb.), iz, tek direkli balıkçı teknesi, canlı balık tutan tekne, şap, şak, şapırt

SMACK : English Turkish

v. şapırdatmak, şaplak atmak, şaplatmak, şaklatmak, şamar atmak, tokatlamak, şapır şupur öpmek

SMACK : English Turkish

adv. şap diye, şapır şupur, doğruca, tam olarak, tümüyle

SMACK OF THE WHIP : English Turkish

kamçı şaklaması, bir kamçının şaklatıldığında çıkan ses

SMACK ONE'S LIPS : English Turkish

dudaklarını şapırdatmak, dudaklarını yalamak

SMACKED HIS LIPS : English Turkish

dudaklarını şapırdatmış, dudaklarını yumup bir ses çıkaracak şekilde onları tekrar ayırmış

SMACKER : English Turkish

n. şapırtılı öpücük, şapır şupur öpüş, şaplak, dolar, sterlin

SMACKEREL : English Turkish

n. aperatif, küçük yemek parçası

SMACKING : English Turkish

adj. şapırtılı, şapır şupur, şiddetli

SMADAR : English Turkish

n. bir bayan ismi (İbranice); Aşağı Celile'de (İsrail) kooperatif tarzında yerleşke

SMADJA : English Turkish

n. bir soyadı

SMAIL : English Turkish

salyangoz posta, düzenli posta, yavaş posta, posta servisi ile gönderilen posta (İnternet Argosu)

SMALL : English Turkish

n. arka, dar kısım

SMALL : English Turkish

adj. küçük, mini, ufak, minik, az, ufak tefek, küçücük, ufacık, basit, sıradan, önemsiz, fakir, zayıf, hafif, mütevazi

SMALL ANTILLES : English Turkish

küçük Antiller, Batı Hint Adaları'nda bulunan adalar, Kuzey ve Güney Amerika arasındaki adalar grubu

SMALL APARTMENT : English Turkish

n. küçük ev

SMALL APE : English Turkish

küçük maymun

SMALL APPLE : English Turkish

küçük elma

SMALL APPLIANCE WITH BIG POSSIBILITIES : English Turkish

küçük aletlerle büyük olasılıklar, bir sürü kullanım alanı olan küçük aletler, çok fonksiyonlu olan şey

SMALL ARMS : English Turkish

hafif silâhlar, hafif silahlar

SMALL ARMS AMMUNITION : English Turkish

küçük silah mühimmatı, küçük silahlar için mermiler ve fişekler

SMALL BAG : English Turkish

küçük çanta, kesecik, küçük çuval; küçük el çantası

SMALL BALL : English Turkish

küçük top, küçük küre

SMALL BASKET : English Turkish

minik sepet, küçük dokuma taşıma aparatı/çanta

SMALL BEARD : English Turkish

keçi sakalı, çenede küçük sakal perçemi