Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

SPRING MATTRESS : English Turkish

yaylı yatak

SPRING ON : English Turkish

saldırmak, üzerine düşmek

SPRING OUT OF BED : English Turkish

yataktan fırlamak, yataktan zıplamak

SPRING OVER : English Turkish

üzerinden atlamak, üzerinden fırlamak, üzerinden zıplamak

SPRING PRESSURE : English Turkish

yay basıncı, yay üzerine uygulanan basınç

SPRING ROLL : English Turkish

n. yumurta dürümü, hamurun bir pirinç ve yumurta karışımına sarılarak kızartılmasıyla hazırlanan bir Asya yemeği

SPRING SALE : English Turkish

n. bahar satışı, kış satışı, noel satışı

SPRING SEAT : English Turkish

yaylı koltuk, yaylı oturak, yaylı sistemden oluşan konforlu koltuk

SPRING SOFA : English Turkish

yaylı kanepe, yaylı sedir, yaylı sistemden oluşan konforlu kanepe

SPRING SUSPENSION : English Turkish

n. yay askısı, yaylı süspansiyon

SPRING TIDE : English Turkish

yüksek gel-git, bahar gel-giti, gel-gitin ulaştığı en yüksek seviye

SPRING TO ONE'S FEET : English Turkish

ayağa fırlamak, çabucak ayağa kalkmak, aniden dikelmek

SPRING UP : English Turkish

v. türemek

SPRING UP INTO THE AIR : English Turkish

havaya atlamak, havaya sıçramak

SPRING UPON : English Turkish

saldırmak, üzerine atılmak, üzerine atlamak

SPRING WATER : English Turkish

memba suyu, kaynak suyu

SPRING WHEAT : English Turkish

n. yaz buğdayı

SPRING-LIKE : English Turkish

ilkbahar ile ilgili, bahara özgü, bahar gibi, ilkbahara benzeyen, kıştan sonra yazdan önce gelen mevsim ile ilgili; hayat dolu, genç, canlı, taze

SPRINGBOARD : English Turkish

n. tramplen, sıçrama tahtası

SPRINGBOARD DIVING : English Turkish

n. tramplenden atlama

SPRINGBOK : English Turkish

n. keseli antilop

SPRINGE : English Turkish

n. ilmekli tuzak, tuzak, kapan

SPRINGE : English Turkish

v. tuzağa düşürmek

SPRINGER : English Turkish

n. spanyel türünden bir av köpeği, kemer ayağı, kemer desteği

SPRINGER SPANIEL : English Turkish

n. spanyel türünden bir av köpeği