English Turkish
STILT : English Turkish
n. cambaz ayaklığı, akrobatların taktıkları çok uzun ayaklar, sütun, kıyı koşarı (kuş)
STILT BIRD : English Turkish
n. kıyı koşarı
STILTED : English Turkish
adj. tumturaklı, yapmacıklı
STILTEDNESS : English Turkish
n. yapmacıklık, aşırı resmiyet
STILTON : English Turkish
n. damarlı kalıpları ile beyaz peynir çeşitleri
STIMULANT : English Turkish
n. uyarıcı, uyarıcı ilaç, içki, tahrik eden şey
STIMULANT : English Turkish
adj. uyarıcı, canlandırıcı, uyaran
STIMULATE : English Turkish
v. uyarmak, canlandırmak, teşvik etmek, gayrete getirmek, tahrik etmek, sinirlendirmek
STIMULATING : English Turkish
adj. uyarıcı, tahrik edici
STIMULATION : English Turkish
n. dürtü, uyarım, tahrik, teşvik, uyarma
STIMULATIVE : English Turkish
adj. uyarıcı, tahrik edici
STIMULUS : English Turkish
n. uyarıcı, uyandırıcı, canlandırıcı, teşvik edici şey, ısırgan otu tüyü
STING : English Turkish
n. iğne (arı vs.), acı söz, ısırgan otu tüyü, batma, yakma, acı, azap, sızı, ızdırap, ısırma, zehir dişi, sokma yarası, şiddet, güç, iğne
STING : English Turkish
v. sokmak (arı vs.), ısırmak, sızlatmak, acıtmak, canını yakmak, incitmek, kırmak, sokmak, kışkırtmak, tahrik etmek, kazıklamak, içine oturmak, koymak, sızlamak, acımak, yanmak, acı olmak, acı çekmek
STING OF CONSCIENCE : English Turkish
n. vicdan azabı
STINGER : English Turkish
n. iğne (akrep vb.), arı iğnesi, sokan hayvan, ısırgan otu, kırıcı söz, incitici davranış, içe oturan söz
STINGINESS : English Turkish
n. cimrilik, hasislik, pintilik
STINGING : English Turkish
adj. sokan, ısıran, kaşındıran, kaşındırıcı, acıtan, iğneleyici, sızlatan, kırıcı, incitici, şiddetli, keskin
STINGING : English Turkish
n. sokma
STINGING NETTLE : English Turkish
n. ısırgan otu
STINGY : English Turkish
adj. cimri, pinti, hasis, paragöz, az, kıt
STINK : English Turkish
n. pis koku, ucuz parfüm
STINK : English Turkish
v. pis kokmak, iğrenç kokmak, kokmak, kötü olmak, iğrenç olmak, berbat olmak, kötü kokmak, kokutmak, kokusundan anlamak
STINKARD : English Turkish
n. pis kokan hayvan, iğrenç kokan kimse, leş gibi kokan kimse
STINKER : English Turkish
n. pis kokan şey, iğrenç kokan kimse, leş gibi kokan kimse, iğrenç şey, çok kalitesiz şey, zor şey, sinir bozucu tip, gıcık, kötü koku
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani