Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
TATTER : English Turkish

n. paçavra, çaput

TATTERED : English Turkish

adj. yırtık pırtık, paramparça, üstü başı dökülen

TATTERED AND TORN : English Turkish

adj. paramparça, yırtık pırtık

TATTERS : English Turkish

n. paçavralar

TATTING : English Turkish

n. düğümlü dantel

TATTLE : English Turkish

n. dedikodu, gevezelik, boşboğazlık

TATTLE : English Turkish

v. gevezelik etmek, dedikodu yapmak, boşboğazlık etmek, ağzından kaçırmak

TATTLER : English Turkish

n. dedikoducu, boşboğaz

TATTOO : English Turkish

n. dövme, koğuş borusu, trampet, trampet çalma, parmaklarıyla tıkırdatma, askeri geçit

TATTOO : English Turkish

v. dövme yapmak

TATTOOED : English Turkish

adj. dövmeli, dövme yaptırmış

TATTY : English Turkish

adj. yırtık pırtık, eski püskü

TATTY : English Turkish

n. serinlemek için asılan ıslak hasır

TATUNG : English Turkish

n. Tayvanlı elektronik şirketi, elektronik aletler ve bilgisayar ekipmanları üreticisi

TAUMATA : English Turkish

n. Taumatawhakatangihangakoauauotamateapokaiwhenuakitanatahu, Yeni Zellanda'da Porangahau'nun yaknında bulunan 1,000 feet (305 metre) yüksekliğindeki tepe

TAUMATAWHAKATANGIHANGAKOAUAUOTAMATEAPOKAIWHENUAKITANATAHU : English Turkish

n. (Dünyadaki "En Uzun Yer İsmi") Taumata'nın resmi ve Maori dilindeki adı, Yeni Zellanda'da Porangahau'nun yaknında bulunan 1,000 feet (305 metre) yüksekliğindeki tepe (tam anlamı "Tamatea'daki zirve, büyük dizleri olan adam, dağcı, seyahat eden karaları aşan kimse, sevgilisine burundan fülüt çalan")

TAUNT : English Turkish

n. alay, başa kakma, yüze vurma

TAUNT : English Turkish

v. başına kakmak, yüzüne vurmak, alay etmek

TAUNT SMB. WITH : English Turkish

v. başına kakmak

TAUNTING : English Turkish

adj. alay eden, başa kakan

TAUPE : English Turkish

n. boz kahverengi, köstebek

TAUREAN : English Turkish

adj. Boğa burcuna ait (zodyağın ikinci simgesi)

TAUREAN : English Turkish

n. Boğa burcunda doğan insan (zodyağın ikinci simgesi)

TAURINE : English Turkish

adj. boğa, boğa burcuna ait

TAURUS : English Turkish

n. boğa [astr.], boğa burcu [astr.], boğa takımyıldızı [astr.], öküz [astr.], öküz burcu [astr.], öküz takımyıldızı [astr.]