Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
TART : English Turkish

adj. ekşi, mayhoş, sert, keskin, aksi

TART UP : English Turkish

v. süslemek, allayıp pullamak

TARTAN : English Turkish

n. ekose kumaş, tartan, yapay pist [spor.], tek direkli lâtin yelkenlisi

TARTAN PLAID : English Turkish

n. ekose şal

TARTAR : English Turkish

n. Tatar, çetin ceviz, şarap tortusu, tartarat, düzenbaz

TARTARIC : English Turkish

adj. tartarik

TARTARIC ACID : English Turkish

n. tartarik asit

TARTARY : English Turkish

n. Tataristan, Asya'nın kuzeyinde ve Avrupa'nın doğusunda Orta Çağlar'da Tatarlar tarafından istila edilen geniş bölge

TARTISH : English Turkish

adj. mayhoş

TARTISHNESS : English Turkish

n. mayhoşluk

TARTNESS : English Turkish

n. ekşilik, mayhoşluk, keskinlik, sertlik, terslik

TARTUFFE : English Turkish

n. ikiyüzlü, dindarlık taslayan kimse; Moliere'in bir oyunundaki kahraman

TARZAN : English Turkish

n. Tarzan, Edgar R. Burroughs'un hikayelerinden cesur karakter; kahraman

TASE : English Turkish

n. Tel Aviv Borsası, Tel Aviv'de bulunan hisse senedi borsası

TASHKENT : English Turkish

n. Taşkent, Özbekistan'ın başkenti

TASK : English Turkish

n. görev, iş, külfet, angarya, ödev

TASK : English Turkish

v. iş vermek, çalıştırmak, yormak, suçlamak

TASK FORCE : English Turkish

tim, özel tim, özel görev grubu

TASK WAGES : English Turkish

n. götürü ücret

TASKMASTER : English Turkish

n. işveren, şef, başkasına iş yükleyen kimse

TASKWORK : English Turkish

n. götürü iş, ağır iş

TASMAN : English Turkish

n. bir soyadı; Abel Janszoon Tasman (
1659), Tazmanya ve Yeni Zellanda'ya ilk ulaşan Avrupalı olan Danimarkalı denizci ve kaşif

TASMANIA : English Turkish

n. Tazmanya, Avustralya'nın güneyinde bir ada; Avustralya eyaleti

TASMANIAN : English Turkish

n. Tazmanya'da yaşayan kimse

TASMANIAN : English Turkish

adj. Tazmanyalı