Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
VISOR : English Turkish

n. şapka siperi, güneşlik, maske, miğferin açılıp kapanan önü

VISORLESS : English Turkish

adj. güneşliksiz, maskesiz, sipersiz, siperi olmayan; vizörsüz, vizörü olmayan

VISQUENE : English Turkish

n. hava ve su geçirmez bir plastik tabakası türü

VISTA : English Turkish

n. manzara, görünüm, hayaller silsilesi, olaylar dizisi, koridor, dehliz

VISTAED : English Turkish

adj. görüntülü olan, görüntüsü olan, manzarası olan, bakışı olan, perspektifi olan

VISUAL : English Turkish

n. taslak, kroki, görsel araç

VISUAL : English Turkish

adj. görme, görüş, görsel, optik, görülebilir

VISUAL ACUITY : English Turkish

n. görüş keskinliği

VISUAL AIDS : English Turkish

görsel araçlar, görsel eğitim araçları, eğitsel filmler

VISUAL ANGLE : English Turkish

görüş açısı

VISUAL ARTS : English Turkish

n. görsel sanatlar

VISUAL AURAL RANGE : English Turkish

görüntülü radyofar, görülebilenle duyulabilen arasındaki mesafe

VISUAL BASIC : English Turkish

n. görsel BASIC, bir Windows ortamı altında uygulamalar geliştirmeye yarayan bir programlama dili

VISUAL BASIC LANGUAGE : English Turkish

görsel BASIC dili, bir Windows ortamı altında uygulamalar geliştirmeye yarayan bir programlama dili

VISUAL BASIC SCRIPTING EDITION : English Turkish

Microsoft tarafından geliştirilen ve Visual Basic'e dayanan ve İnternet Kaşifi tarayıcısı tarafından desteklenen programlama dili (özellikleri JAVA'ya benzer
etkileşimli butonlar, kaydırmalar, vb.)

VISUAL C : English Turkish

görsel C, Windows ortamının C'ye tabanlı programlama dili

VISUAL C LANGUAGE : English Turkish

görsel C dili, Windows ortamının C'ye tabanlı programlama dili

VISUAL C PROGRAMMING LANGUAGE : English Turkish

görsel C programlama dili, Windows ortamının C'ye tabanlı programlama dili

VISUAL CONTACT : English Turkish

görünümlü iletişim, bir kimsenin önünde görebildiği kimseyle arasındaki mesafe

VISUAL EFFECTS : English Turkish

n. görüntü efektleri

VISUAL FLIGHT : English Turkish

n. görerek uçuş, görerek uçma, ana referans noktası olarak uçaktan görülen görüntüyü kullanan uçak kontrolü

VISUAL INSPECTION : English Turkish

gözle muayene, bakarak muayene, görerek inceleme, gözle uygulanan muayene

VISUAL INSTRUCTION : English Turkish

görsel eğitim

VISUAL MEANS : English Turkish

görsel araçlar, görülebilen metotlar, görünür şeyler, görülebilir şeyler

VISUAL MEMORY : English Turkish

görsel hafıza, görsel bellek, görme hafızası, ayrıntı ve olayları resimler şeklinde hatırlama becerisi