English Turkish
WALK : English Turkish
n. yürüme, yürüyüş, gezinti, yol, yürüyüş yolu, yürünecek mesafe, yürünecek yer, devriye gezme, iş sahası, koyun çiftliği
WALK : English Turkish
v. yürümek, yürüyerek gitmek, dolaşmak, gezdirmek, gezmek, adımlamak, adımla ölçmek, yürütmek, dolaştırmak, yürüyüşe çıkarmak, yürüterek yormak, eşlik etmek, taşımak (iterek)
WALK A DOG : English Turkish
köpeği gezintiye çıkarmak, köpek gezdirmek, köpek yürütmek, kısa bir gezinti için köpeği yürüyüşe çıkarmak
WALK ABOUT : English Turkish
gezdirmek, dolaşmak, gezinmek, dolaştırmak, kolaçan etmek
WALK ACROSS THE BRIDGE : English Turkish
v. köprüden geçmek
WALK ACROSS THE STREET : English Turkish
v. karşıya geçmek, karşıdan karşıya geçmek
WALK ALONG : English Turkish
v. yanı sıra yürümek, yanında akmak, yanı başında gitmek (nehir vs gibi)
WALK AROUND : English Turkish
gezinmek
WALK AWAY : English Turkish
terketmek, yürüyüp gitmek, geride bırakmak, uzaklaşmak
WALK AWAY FROM : English Turkish
kolayca yenmek, rahatça kazanmak, daha hızlı koşmak
WALK AWAY WITH : English Turkish
v. yürütmek, çalmak, alıp götürmek, kolayca kazanmak, ön plâna geçmek
WALK IN : English Turkish
adj. içine girilebilen, geniş, ayrı girişi olan
WALK IN : English Turkish
v. girmek, giriş yapmak
WALK IN : English Turkish
n. rezervasyonsuz veya randevusuz olarak bir yere giren kimse; (Otel İşi) rezervasyonsuz bir şekilde bir otele giren kimse
WALK IN CLOSET : English Turkish
n. büyük gömme dolap, geniş gömme dolap, büyük yüklük
WALK IN ONE'S SLEEP : English Turkish
v. uykusunda gezmek, uyurgezer olmak
WALK INTO : English Turkish
v. girmek, çatmak, burun buruna gelmek, saldırmak
WALK INTO A TRAP : English Turkish
v. tuzağa düşmek
WALK INTO ONE'S FOOD : English Turkish
v. yemeğe girişmek, yemeğe iştahla saldırmak
WALK LAME : English Turkish
v. topallamak
WALK OF LIFE : English Turkish
sosyal durum, meslek
WALK OFF : English Turkish
çekip gitmek, ayrılmak, kaçmak, uzaklaşmak, dolaşarak rahatlamak, rahatlamak için dolaşmak
WALK OFF A BIG MEAL : English Turkish
v. yemeği sindirmek için dolaşmak
WALK OFF TOO MUCH DRINK : English Turkish
v. ayılmak için dolaşmak, dolaşarak ayılmaya çalışmak
WALK OFF WITH : English Turkish
çalmak, yürütmek, aşırmak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani