Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
WASH SEPARATELY : English Turkish

ayrı yıkayın

WASH THE CLOTHES : English Turkish

v. çamaşır yıkamak, çamaşırları yıkamak

WASH THE DISHES : English Turkish

ulaşıkları yıkamak

WASH UP : English Turkish

ulaşık yıkama

WASH UP DISHES : English Turkish

v. bulaşık yıkamak

WASH UP THE DISHES : English Turkish

v. bulaşıkları yıkamak

WASH WITH LIKE COLORS : English Turkish

enklilerle birlikte yıkayın

WASHABILITY : English Turkish

n. yıkanabilirlik, yıkanabilir olma durumu

WASHABLE : English Turkish

adj. yıkanabilir, yıkanır

WASHBASIN : English Turkish

n. lavabo, leğen

WASHBOARD : English Turkish

n. çamaşır yıkama tahtası, dalga siperi (güverte), tümsekli yol

WASHBOWL : English Turkish

n. leğen, lavabo

WASHCLOTH : English Turkish

n. küçük havlu, lif

WASHDAY : English Turkish

n. çamaşır günü

WASHED : English Turkish

adj. yıkandı, ovalandı, temizlendi; yıkandı ve ütülendi

WASHED HIS DIRTY LINEN : English Turkish

kirli çamaşırlarını yıkadı, herkesin önünde kişisel meselelerle ilgili kavga etti, ipliğini pazara çıkardı, kirli çamaşırlarını ortaya döktü, diğer insanların önünde kişisel çatışma sergiledi, kişisel meselelerini herkese duyurdu

WASHED HIS FACE : English Turkish

yüzünü yıkadı, yüzünü temizledi, yüzünü duruladı

WASHED HIS HANDS : English Turkish

ellerini yıkadı, sabun ve su kullanarak ellerini temizledi

WASHED HIS HANDS OF : English Turkish

-in sorumluluğunu kabul etmedi,
den elini eteğini çekti, ile ilişiğini kesti,
den el etek çekti

WASHED OUT : English Turkish

solmuş, rengi atmış, bitkin, yorgun, iptal edilmiş (yağmur yüzünden vb.)

WASHED THE DISHES : English Turkish

ulaşıkları yıkadı, mutfak yemek takımlarını yıkadı

WASHED UP : English Turkish

mahvolmuş, işi bitmiş, hapı yutmuş, ayvayı yemiş

WASHED-UP : English Turkish

temizlendi, ovalandı; yorgunlaştırıldı, yorgunluktan canı çıkarıldı, zayıf kaldı, zayıf bırakıldı; bitirildi, sona erdirildi, sonu getirildi

WASHER : English Turkish

n. çamaşır makinesi, pul, yıkama makinesi, yıkayıcı, pul (vida), rondela

WASHER-DRYER : English Turkish

yıkama ve kurulama, çamaşır yıkama ve kurutma özelliği bulunan makine