Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

AUFSEHEN : German Turkish

" {'aufze:ın} yukarı bakmak; saygı duymak
"

AUFSEHER : German Turkish

- {'aufze:ır} r gözcü, nöbetçi

AUFSICHT : German Turkish

en {'aufziht} e denetim, kontrol

AUFSPRINGEN : German Turkish

" {'aufşpringın} sıçramak, fırlamak; çatlamak
"

AUFSTAND : German Turkish

e {'aufştant} r ayaklanma, başkaldırı

AUFSTEHEN : German Turkish

" {'aufşte:ın} kalkmak; (kapı) açık olmak
"

AUFSTEIGEN : German Turkish

" {'aufştaygın} yükselmek, tırmanmak; binmek
"

AUFSTELLEN : German Turkish

" {'aufştelın} koymak; yerleştirmek, sıralamak; adaylığını koymak
"

AUFSTIEG : German Turkish

{'aufşti:k} r yükselme, çıkış

AUFSUCHEN : German Turkish

{'aufzuhın} aramak, görmeğe gitmek, ziyaret etmek

AUFTAUCHEN : German Turkish

{'auftauhın} sökün etmek, ortaya çıkmak, suyun yüzüne çıkmak

AUFTEILEN : German Turkish

" {'auftaylın} bölmek, bölüştürmek; parçalamak
"

AUFTRAG : German Turkish

"
.e {'auftra:k} r ödev; sipariş
"

AUFTRAGEN : German Turkish

" {'auftragın} sofraya koymak, servis yapmak; (boya) sürmek
"

AUFTREIBEN : German Turkish

" {'auftraybın} arayıp bulmak; (toz) kaldırmak
"

AUFTRETEN : German Turkish

" {'auftre:tın} basmak, çiğnemek; ortaya çıkmak, görünmek
"

AUFTRIEB : German Turkish

e {'auftri:p} r fiz. kaldırma kuvveti

AUFTUN : German Turkish

{'auftu:n} açmak

AUFWACHEN : German Turkish

{'aufvahın} uyanmak

AUFWACHSEN : German Turkish

{'aufvaksın} büyümek, yetişmek, gelişmek

AUFWAND : German Turkish

" {'aufvermın} sp. ısınmak; yeniden açmak, eşelemek, kurcalamak
"

AUFWECKEN : German Turkish

"
.e {'aufvant} r masraf; füks
"

AUFWENDEN : German Turkish

{'aufvekın} uyandırmak

AUFWERFEN : German Turkish

{'aufverfın} ortaya atmak

AUFWERTEN : German Turkish

{'aufve:rtın} değerini yükseltmek