Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

OFFENBARUNG : German Turkish

" en {ofın'ba:rung} e ortaya çık(ar)ma, ifşa; vahiy."

OFFENHEIT : German Turkish

{`ofınhayt} e açıksözlülük, içtenlik

OFFENHERZIG : German Turkish

{'ofınhertsih} açıkyürekli

OFFENKUNDIG : German Turkish

{'ofınkundih} açık, belli

OFFENSICHTLICH : German Turkish

{'ofınıihtlih} besbelli, apaçık

OFFENSIV : German Turkish

{ofın'zi:f} saldırgan

OFFENSIVE : German Turkish

n {ofın'zi:vı} e saldırı

OFFENTLICH : German Turkish

{'öfıntlih} resmi, genel, kamu(sal)

OFFERTE : German Turkish

n {o'fertı} e tic. arz, teklif

OFFIZIELL : German Turkish

{ofits'yel} resmi

OFFIZIER : German Turkish

e {ofi'tsi:r} r subay

OFFIZIÖS : German Turkish

{otits'yö:s} yarı resmi

OFT : German Turkish

{oft} sık sık

OFTMALS : German Turkish

{'oftma:ls} sık sık

OHNE : German Turkish

" {'o:nı}
siz,
sız;
meksizin,
meden."

OHNEDIES : German Turkish

{o:nıdi:z} zaten, aslında

OHNEGLEICHEN : German Turkish

{'o:nıglayhın} emsalsiz, eşsiz

OHNEHIN : German Turkish

{o:nı'hin} zaten, aslında

OHNMACHT : German Turkish

{'o:nmaht} e baygınlık in-fellen bayılmak

OHNMÄCHTIG : German Turkish

" {'o:nmehtih} baygın; güçsüz, iktidarsız."

OHR : German Turkish

en {o:r} s kulak

OHRENARZT : German Turkish

e {'o:rın-a:rtst} r kulak doktoru

OHRENBETÄUBEND : German Turkish

{'o:rınbıtoybınt} kulakları sağır edici

OHRENSCHMERZEN : German Turkish

{'o:rınşmertsın} (ç.) kulak ağrısı

OHRFEIGE : German Turkish

n {'o:rfaygı} e tokat