Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

BESCHNEIDEN : German Turkish

" {bı'şnaydın} kesmek, keserek düzeltmek; sünnet etmek."

BESCHREIBEN : German Turkish

{bı'şraybın} betimlemek tasvir etmek

BESCHREIBUNG : German Turkish

en {bı'şraybung} e tasvir, betimleme

BESCHRÄNKEN : German Turkish

{bı'şrenkın} sınırlandırmak

BESCHRÄNKT : German Turkish

" {bı'şrenkt} geri zekålı; sınırlı."

BESCHRÄNKUNG : German Turkish

en {bı'şrenkung} e sınırlama

BESCHULDIGEN : German Turkish

{bı'şuldigın} suçlamak

BESCHULDIGUNG : German Turkish

en {bı'şuldigung} e suçlama

BESCHUMMELN : German Turkish

{bışumıln} kd. aldatmak kandırmak

BESCHWERDE : German Turkish

" n {bı'şve:rdı} e şikãyet; sıkıntı, zahmet; ağrı."

BESCHWEREN : German Turkish

{bı'şve:rın} de. şikayet etmek, yakınmak

BESCHWERLICH : German Turkish

{bışve:rlih} zahmetli, sıkıcı, yorucu

BESCHWICHTIGEN : German Turkish

" {bı'şvihtigın} yatıştırmak; avutmak."

BESCHWIPST : German Turkish

{bı'şvipst} çakırkeyif, kafası kıyak

BESCHÄFTIGEN : German Turkish

en {bı'şeftigung} e uraş, meşguliyet, iş

BESCHÄFTIGUNG : German Turkish

" {bı'şaydın} alçakgönüllü; uslu, terbiyeli; sade."

BESCHÄMEN : German Turkish

{bı'şe:mın} utandırma bozmak

BESCHÜTZEN : German Turkish

{bı'şütsın} korumak

BESEITIGEN : German Turkish

" {bı'zaytigın} engel olmak önüne geçmek, bertaraf etmek ortadan kaldırmak; gidermek."

BESEN : German Turkish

{'be:zın} r süpürge

BESETZEN : German Turkish

{bı'zetsın} işgal etmek

BESETZT : German Turkish

" {bı'zetst} dolu; (telefon) meşgul."

BESETZUNG : German Turkish

" en {bı'zetsung} e işgal; tiy. oynayanlar."

BESICHTIGEN : German Turkish

{bı'zihtigın} ziyaret etmek, gezmek, bakmak

BESICHTIGUNG : German Turkish

en {bı'zihtigung} ziyaret, gezme