Multilingual Turkish Dictionary

German Turkish

German Turkish
BEOBACHTEN : German Turkish

{bı-'o:bahtın} gözlemek, gözetlemek

BEOBACHTER : German Turkish

- {bı'o:bahtır} r gözlemei

BEOBACHTUNG : German Turkish

en {bı-'o:bahtung} e gözlem

BEQUEM : German Turkish

{bıkve:m} rahat, konforlu

BERATEN : German Turkish

{bı'ra:tın} tavsiysde bulunmak, öğüt vermek

BERATER : German Turkish

- {bı'ra:tır} r danışman

BERATUNG : German Turkish

en {bı'ra:fung} e görüşme

BERAUBEN : German Turkish

{bı'raubın} soymak, çalmak

BERECHNEN : German Turkish

{bı'rehnın} hesaplamak

BERECHNEND : German Turkish

{bı'rehnınt} çıkarcı

BERECHNUNG : German Turkish

en {bı'rehnung} e hesap: tahmin

BERECHTIGEN : German Turkish

{bı'rahtigın} yetki vermek

BERECHTIGUNG : German Turkish

en {bı'rehtigun:ü} e yetki, hak

BEREICH : German Turkish

" e {bı'rayh} bölge, alan; çevre."

BEREICHERN : German Turkish

" {bı'rayhırn} zenginleştirmek; de. zenginleşmek."

BEREIT : German Turkish

{bı'rayt} hazır

BEREITEN : German Turkish

" {bı'raytın} hazırlanmak; (sevinç, vb.) vermek."

BEREITS : German Turkish

" {bı'rayts} önceden; henüz; (daha) şimdiden."

BEREITSCHAFT : German Turkish

en {bı'raytşaft} e hazırlık, uyanık bulunma

BEREITSTEHEN : German Turkish

{bırayt'şte:ın} hazır olmak

BEREITSTELLEN : German Turkish

{bırayt'ştelın} hazırlanmak

BEREITWILLIG : German Turkish

{bırayt'vilih} hazır, istekli

BEREUEN : German Turkish

{bı'royın} pişman olmak

BERG : German Turkish

e {berk} r dağ, tepe

BERGAB : German Turkish

{berk-ap} yokuş aşağı