Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

ERSATZ : German Turkish

" {er'zats} r bedel; yedek."

ERSATZMANN : German Turkish

er {er'zatsman} r sp. yedek

ERSATZREIFEN : German Turkish

- {er'zatsrayfın} r stepne

ERSATZTEIL : German Turkish

e {er'zatstayl} e yedek parça

ERSCHAFFEN : German Turkish

{er'şafın} yaratmak

ERSCHEINEN : German Turkish

{er'şaynın} görünmek

ERSCHEINUNG : German Turkish

" en {er'şaynung} e görünüş; olay, fenomen."

ERSCHIESSEN : German Turkish

{er'şi:sın} kurşuna dizmek, (vurarak) öldürmek

ERSCHLAGEN : German Turkish

{er'şla:gın} (vurarak) öldürmek

ERSCHLIESSEN : German Turkish

{er'şli:sın} açmak

ERSCHRECKEN : German Turkish

" {er'şrekın} korkutmak, ürkütmek; korkmak, ürkmek."

ERSCHROCKEN : German Turkish

{er'şrokın} korkmuş, ürkmüş

ERSCHWEREN : German Turkish

{er'şve:rın} zorlaştırmak, güçleştirmek

ERSCHÖPFEN : German Turkish

" {er'şöpfın} tüketmek, bitirmek; yormak."

ERSCHÖPFEND : German Turkish

{'erşöpfınt} ayrıntılı

ERSCHÖPFT : German Turkish

{er'şöpft} yorgun, bitkin

ERSCHÖPFUNG : German Turkish

en {er'şöpfung} yorgunluk, bitkinlik

ERSCHÜTTERN : German Turkish

{erşütırn} sarsmak

ERSCHÜTTERUNG : German Turkish

en {er'şütırung} e sarsıntı

ERSEHEN : German Turkish

{er'ze:ın} görmek, anlamak

ERSETZEN : German Turkish

" {er'zetsın} yerine başkasını koymak; değiştirmek; (zarar) ödemek, telafi etmek."

ERSPAREN : German Turkish

" {er'şpa:rın} biriktirmek; esirgemek, kendine saklamak."

ERSPARNIS : German Turkish

se {er'şpa:rnis} e tasarruf

ERST : German Turkish

" {e:rst} birici; önce, ilk önce; ancak, daha."

ERSTARREN : German Turkish

" {er'ştarın} donakalmak; duygusuzlaşmak."