Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

FAHRZEUG : German Turkish

{'fa:rtsoyk} s taşıt

FAKTOR : German Turkish

en {'faktor} r etken, etmen

FAKTUM : German Turkish

- ten {'faktum} s olay, olgu

FAKULTÄT : German Turkish

en {fakul'te:t} e fakülte

FALKE : German Turkish

n {'falkı} r doğan

FALL : German Turkish

"
.e {fal} r düşme; olay; dava; dilb. hal, durum."

FALLE : German Turkish

n {'falı} e tuzak

FALLEN : German Turkish

" {'falın} düşmek; şehit düşmek."

FALLS : German Turkish

- {'felşır} r sahtekår, kalpazan

FALLSCHIRM : German Turkish

" {'felşın} sahtekårlık yapmak; aldatmak amacıyla taklit etmek; kalpazanlık yapmak."

FALSCH : German Turkish

" {fals} yanlış; sahte."

FALTE : German Turkish

" {'ferbın} renk vermek; boyamak."

FALTEN : German Turkish

en {'ferbung} e renklendirme

FALTIG : German Turkish

" {'faltiıh} kıvrımlı; kırışık."

FAMILIE : German Turkish

n {fa'mi:liı} e aile

FAMILIENNAME : German Turkish

n {fa'mi:liınna:mı} r soyadı

FAMILIENSTAND : German Turkish

e {fa'mi:lınştant} r medeni hal

FAMILIÄR : German Turkish

{famili'e:r} teklifsiz, senli benli

FANATIKER : German Turkish

- {fa'na:tikır} r bağnaz

FANATISCH : German Turkish

{fa'na:tiş} bağnaz, tutucu

FANATISMUS : German Turkish

{fana'tismus} r bağnazlık

FANG : German Turkish

"
.e {fang} r yakalam; av."

FANGEN : German Turkish

" {'fangın} yakalamak, tutmak; de. yakalanmak."

FARBAUFNAHME : German Turkish

n {'farbaufna:mı} e renkli fotoğraf

FARBBAND : German Turkish

er {'farbant} r daktilo şeridi