Multilingual Turkish Dictionary

German Turkish

German Turkish
FLÜSSIG : German Turkish

{'flüsih} akıcı, sıvı

FLÜSSLGKEIT : German Turkish

en {'flüsihkayt} e sıvı, akışkan

FLÜSTERN : German Turkish

{'flüstırn} fısıldamak

FOHLEN : German Turkish

- {'fo'.lın} s tay

FOLGE : German Turkish

" n {'folgı} e sıra, dizi; sonuç."

FOLGEN : German Turkish

" {'folgın} izlemek; uymak, itaat etmek."

FOLGEND : German Turkish

{'folgın} gelecek, ertesi

FOLGENDERMASSEN : German Turkish

{'folgındırma:sın} şu şekilde, aşağıdaki gibi, şöyle

FOLGERICHTIG : German Turkish

{'folgırihtih} mantıklı, tutarlı

FOLGERN : German Turkish

{'folgırn} sonuç çıkarmak

FOLGERUNG : German Turkish

en {'folgırung} e sonuç, çıkarım

FOLGLICH : German Turkish

" {'foiklih} buna göre; demek ki."

FOLGSAM : German Turkish

{'folkza:m} itaatli, uysal

FOLIE : German Turkish

n {'fo:liı} e varak, folyo

FOLTER : German Turkish

n {'foltır} e işkence

FOLTERN : German Turkish

{'foltırn} işkence etmek

FONTÄNE : German Turkish

n {fon'te:nı} e fıskiye

FORDERN : German Turkish

" {'fordırn} istemek, talep etmek; gerektirmek."

FORDERUNG : German Turkish

" en {'fordırung} e istek; istem, talep."

FORELLE : German Turkish

n {fo'relı} e alabalık

FORM : German Turkish

" en {form} e biçim; kalıp."

FORMALITÄT : German Turkish

en {formali'te:} e formalite

FORMAT : German Turkish

e {for'ma:t} s boyut, boy

FORMEL : German Turkish

n {'formıl} e formül

FORMELL : German Turkish

{for'mel} resmi