German Turkish
STOLPERN : German Turkish
{'ştolpırn} sendelemek, tökezlemek
STOLZ : German Turkish
{ştolts} gururlu, kibirli
STOLZ (1) : German Turkish
{ştolts} r gurur kibir
STOLZIEREN : German Turkish
{ştol'tsi:rın} kurula kurula (çalım ata ata) yürümek
STOPFEN : German Turkish
" {'ştopfın} tıkmak, doldurmak; gözemek, örerek onarmak."
STOPFNADEL : German Turkish
n {'ştopfnadıl} e örme iğnesi
STOPPEL : German Turkish
n {'ştopıl} e ekin anızı
STOPPEN : German Turkish
" {'ştopın} durdurmak; durmak."
STOPPUHR : German Turkish
en {'ştop-u r} e kronometre
STORCH : German Turkish
e {ştorh} leylek
STOSS : German Turkish
"
.e {şto:s} r itme; darbe; tekme; sars(ıl)ma, (geri) tepme; yığın, küme; deste, demet."
STOSSDÄMPFER : German Turkish
{'ştosdempfır} r amortisör
STOSSEN : German Turkish
" {'şto:sın} itmek; tekmelemek; çarpmak; defetmek; geri tepmek; ansızın rastlamak."
STOSSSTANGE : German Turkish
n {'şto:sştangı} e oto tampon
STOTTERER : German Turkish
{'ştotırır} r kekeme
STOTTERN : German Turkish
{'ştotırn} kekelemek
STRACKS : German Turkish
" {ştraks} derhal; dosdoğru, dolambaçsız."
STRAFANSTALT : German Turkish
n {'ştre:nı} e perçem, bir tutam saç
STRAFANTRAG : German Turkish
" {'ştroybın} de. (tüyleri) ürpermek, dimdik olmak; karşı koymak, direnmek."
STRAFARBEIT : German Turkish
en {'ştra:f-arbayt} e ceza olarak verilen ödev
STRAFBAR : German Turkish
{ştra:fba:r} cezayı gerektiren
STRAFE : German Turkish
n {'ştra:fı} e ceza
STRAFEN : German Turkish
{'ştra:fın} cezalandırmak
STRAFF : German Turkish
" {ştraf} gergin; sert; sıkı."
STRAFPROZESS : German Turkish
-sse {'ştra:fprotses} r ceza duruşması (davası)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani