Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

STIEFSCHWESTER : German Turkish

n {'şti:fşvestır} e üvey kız kardeş

STIEFSOHN : German Turkish

e {'şti:fzo:n} r üvey oğul

STIEFTOCHTER : German Turkish

{'şti:ftohtır} e üvey kız

STIEFVATER : German Turkish

{'şti:ffa:tır} üvey baba

STIEL : German Turkish

" e {şti:l} r sap; kol."

STIER : German Turkish

" e {şti:r} r boğa; Boğa (burcu)."

STIER, : German Turkish

{şti:r} hareketsiz

STIEREN : German Turkish

{'şti:rın} dik dik bakmak

STIFT : German Turkish

" e {ştift} r çivi; kalem."

STIFT (1) : German Turkish

e {ştift} s hayır kurumu

STIFTEN : German Turkish

{'ştiftın} kurmak

STIL : German Turkish

e {şti:l} r üslup biçem

STILL : German Turkish

" {ştil} durgun, sessiz; yavaş; uysal; huzurlu."

STILLE : German Turkish

n {'ştilı} e sessizlik sukünet, durgunluk, huzur

STILLEBEN : German Turkish

{'ştillebın} s natürmort

STILLEGEN : German Turkish

" {'ştille:gın} tatil etmek; durdurmak; söndürmek."

STILLEN : German Turkish

" {'şitilın} dindirmek, durdurmak; (açlık, susuzluk) gidermek, bastırmak; emıirmek, meme vermek."

STILLHALTEN : German Turkish

{'ştilhaltın} kımıldamamak, hareket etmemek

STILLSCHWEIGEN : German Turkish

" {'ştilşvaygın} s susmak; ses çıkarmamak; adını anmamak."

STILLSCHWEIGEND : German Turkish

" {ştilşvaygınt} r sessiz; üstü kapalı; ses çıkarmadan."

STILLSTAND : German Turkish

"
.e {'ştilştant} r durma; durgunluk."

STILLSTEHEN : German Turkish

" {'ştilşteın} kımıldamamak yerinden oynamamak; durmak; işlememek, çalışmamak."

STILLSTEHEND : German Turkish

" {'ştilşte:ınt} hareketsiz; durgun; işlemeyen."

STIMMABGABE : German Turkish

{'ştimapga:bı} e oy (verme)

STIMMBAND : German Turkish

er {'ştimbant} s ses kirişi