Multilingual Turkish Dictionary

German Turkish

German Turkish
UNSINNIG : German Turkish

{'unzinih} saçma, abuk sabuk

UNSITTE : German Turkish

{'unzitı} e kötü alışkanlık

UNSITTLICH : German Turkish

" {'unzitlih} ahlaksız; açık saçık,müstehcen."

UNSITTLICHKEIT : German Turkish

{'unzitlihkayt} e ahlaka aykırılık

UNSPORTLICH : German Turkish

" {'unşportlih} sportmenliğe yakışmayan; spora yatkınlığı olmayan."

UNSTERBLICH : German Turkish

{'unşterplih} ölümsüz

UNSTERBLICHKEIT : German Turkish

{'unşterplihkayt} e ölümsüzlük

UNSTIMMIGKEIT : German Turkish

" {'unştimihkayt} e uyumsuzluk, bağdaşmazlık, çelişki; anlaşmazlık."

UNSYMPATHISCH : German Turkish

{'unzümpa:tiş} antipatik,sevimsiz

UNTAUGLICH : German Turkish

{'untauklih} işe yaramaz, elverişsiz

UNTEILBAR : German Turkish

{'untaylba:r} bölünemez

UNTEN : German Turkish

{'untın} aşağıda

UNTER : German Turkish

" {'untır} altına, altında; arasına, içine; arasında, içinde."

UNTERABTEILUNG : German Turkish

en {'untır-aptaylung} e alt bölüm, şube, kol

UNTERARM : German Turkish

{'untır-arm} r önkol

UNTERBEWUSSTSEIN : German Turkish

{'untırbıvustzayn} s bilinçaltı

UNTERBIETEN : German Turkish

{untır'bi:tın} daha aşağı fiyat teklif etmek

UNTERBINDEN : German Turkish

{untır'bindın} durdurmak,önlemek

UNTERBRECHEN : German Turkish

" {untır'brehın} ara vermek;sözünü kesmek."

UNTERBRECHUNG : German Turkish

en {untırbrehung} e kesinti, kesilme, ara verme

UNTERBRINGEN : German Turkish

" {untırbringın} yerleştirmek;barındırmak; sığdırmak."

UNTERDESSEN : German Turkish

{untır'desın} bu (o) arada(sırada)

UNTERDRUCK : German Turkish

{'untırdruk} r alçak basınç

UNTERDRÜCKEN : German Turkish

" {untır'drükın} bastırmak;ezmek, baskı yapmak."

UNTERDRÜCKUNG : German Turkish

en {untır'drükung} e baskı, zulüm