German Turkish
UNIFORMIERT : German Turkish
" {unìfor'mi:rt} üniformalı; aynı biçime getirilmiş."
UNIVERSAL : German Turkish
{univer'za:l} evrensel
UNIVERSITÄT : German Turkish
en {univerzi'te:t} e üniversite
UNIVERSUM : German Turkish
{uni'verzum} s evren
UNKENNTLICH : German Turkish
{'unkentlih} tanınmaz
UNKENNTNIS : German Turkish
" {'unkentnis} e bilmezlik; bilgisizlik, cahillik."
UNKLAR : German Turkish
{'unkla:r} belirsiz. anlaşılmaz
UNKLUG : German Turkish
{'unklu:k} akılsız
UNKOSTEN : German Turkish
{'unkostın} (ç.) masraf(lar)
UNKRAUT : German Turkish
{'unkraut} s yabani ot
UNLESERLICH : German Turkish
{`unle:zırlih} okunaksız
UNLOGISCH : German Turkish
{'unlo:giş} mantıksız
UNLUST : German Turkish
{'unslust} e hevessizlik, isteksizlik
UNLÖSBAR : German Turkish
{'unlö:sba:r} çözünmez, erimez
UNLÖSLICH : German Turkish
{'unlö:slih} çözünmez, erimez
UNMENGE : German Turkish
{'unmengı} e büyük miktar
UNMENSCH : German Turkish
{'unmenş} r canavar
UNMENSCHLICH : German Turkish
{'unmenşlih} insanlık dışı
UNMERKLICH : German Turkish
{'unmerklih} farkedilmez
UNMISSVERSTÄNDLICH : German Turkish
{'unmisferştentlih} yanlış anlaşılmaz, açık, belirgin
UNMITTELBAR : German Turkish
{'unmitılba:r} dolaysız, doğrudan doğruya
UNMODERN : German Turkish
{'unmodern} çağdışı, modası geçmiş
UNMORALISCH : German Turkish
{'unmora:liş} ahlåksız
UNMUT : German Turkish
" {'unmu:t} r can sıkıntısı; hoşnutsuzluk."
UNMUTIG : German Turkish
" {'unmu:tih} canı sıkılmış. bezgin; gücenmiş."
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani