Multilingual Turkish Dictionary

German Turkish

German Turkish
PLEITE MACHEN : German Turkish

iflas etmek, batmak

PLENUM : German Turkish

[das] genel kurul toplantısı

PLEUELSTANGE : German Turkish

[die] biyel, krank kolu

PLISSEE : German Turkish

[das] plise, kırma

PLOMBE : German Turkish

" [die] kurşun damga; (diş) dolgu"

PLOMBIEREN : German Turkish

" kurşun damga vurmak; diş doldurmak"

PLUMP : German Turkish

" hantal, lenduha; hamhalat, kaba saba; ağır hareketli; biçimsiz, kaba"

PLUMPSEN : German Turkish

cumbadak düşmek

PLUNDER : German Turkish

[der] pılı pırtı, çürük çarık, hırtı pırtı

PLURAL : German Turkish

[der] çoğul

PLURALISTISCH : German Turkish

çoğulcu, plüralist

PLUS : German Turkish

" [das] artık, fazla; kâr, kazanç"

PLUS : German Turkish

artı

PLUSPOL : German Turkish

[der] pozitif kutup

PLUSPUNKT : German Turkish

[der] artı puan

PLUSQUAMPERFEKT : German Turkish

[das] üçüncü geçmiş zaman, mişli geçmiş zaman

PLÄDIEREN : German Turkish

lehinde konuşmak, savunmak

PLÄDOYER : German Turkish

[das] savunma konuşması

PLÄNKELEI : German Turkish

[die] müsademe, silahlı küçük çarpışma

PLÄNKELN : German Turkish

müsademe yapmak, silahlı küçük çarpışma yapmak

PLÄRREN : German Turkish

hüngür hüngür ağlamak, yaygarayı basmak

PLÄTSCHERN : German Turkish

şırıldamak, şarıldamak, çağıldamak

PLÄTTEISEN : German Turkish

[das] ütü

PLÄTTEN : German Turkish

ütülemek

PLÄTZCHEN : German Turkish

" [das] küçük yer; kurabiye"