Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

SCHEU : German Turkish

[die] korku, ürkeklik, sıkılganlık, çekingenlik, mahcubiyet

SCHEU : German Turkish

korkak, ürkek, sıkılgan, çekingen, mahcup

SCHEUCHE : German Turkish

" [die] korkuluk; umacı"

SCHEUCHEN : German Turkish

korkutmak, ürkütmek

SCHEUERBÜRSTE : German Turkish

[die] tahta fırçası

SCHEUERLAPPEN : German Turkish

[der] tahta bezi

SCHEUERLEISTE : German Turkish

[die] süpürgelik

SCHEUERN : German Turkish

temizlemek, silmek, ovmak

SCHEUKLAPPE : German Turkish

[die] at gözlüğü

SCHEUNE : German Turkish

[die] tahıl ambarı, zahire ambarı

SCHEUSAL : German Turkish

[das] hilkat garibesi, canavar

SCHEUßLICH : German Turkish

çirkin, iğrenç, gudubet

SCHEUßLICHKEIT : German Turkish

[die] çirkinlik, iğrençlik, gudubetlik

SCHICHT : German Turkish

" [die] kat; katman, tabaka; sınıf, zümre; (iş) posta, vardiya, takım"

SCHICHTARBEIT : German Turkish

[die] vardiyalı çalışma

SCHICHTEN : German Turkish

(tabakalar halinde) üst üste koymak

SCHICK : German Turkish

şık, zarif

SCHICKEN : German Turkish

" göndermek, yollamak; aratmak, çağırtmak, getirtmek"

SCHICKLICH : German Turkish

uygun, yakışır, yerinde, münasip

SCHICKSAL : German Turkish

[das] yazgı, kader, kısmet, talih, mukadderat

SCHICKSALSSCHLAG : German Turkish

[der] talihsizlik, felaket, kaderin sillesi

SCHIEBEDACH : German Turkish

[das] açılır kapanır tavan, şıpıdak

SCHIEBEN : German Turkish

" itmek, sürmek; (suçu) başkasının üzerine atmak; vurgun vurmak"

SCHIEBER : German Turkish

" [der] sürgü, sürme; sürgülü hesap cetveli; fırıncı küreği; supap, valf; vurguncu, karaborsacı"

SCHIEBETÜR : German Turkish

[die] sürme kapı