Multilingual Turkish Dictionary

German Turkish

German Turkish
SCHIEBLEHRE : German Turkish

[die] sürgülü hesap cetveli

SCHIEBUNG : German Turkish

" [die] hileli iş, iltimas; şike; vurgunculuk, karaborsa"

SCHIEDSGERICHT : German Turkish

[das] hakem mahkemesi

SCHIEDSRICHTER : German Turkish

" [der] hakem; yargıcı, hakem"

SCHIEDSRICHTERN : German Turkish

hakemlik etmek

SCHIEDSSPRUCH : German Turkish

[der] hakem kararı

SCHIEF : German Turkish

" eğri, çarpık; eğimli, inişli, meyilli; yanlış, hatalı"

SCHIEF ANSEHEN : German Turkish

yan bakmak

SCHIEF GEWICKELT SEIN : German Turkish

yanılmak

SCHIEFER : German Turkish

[der] kayağantaş, arduvaz, kayrak

SCHIEFERDACH : German Turkish

[das] arduvazla örtülü dam

SCHIEFERTAFEL : German Turkish

[die] taş tahta

SCHIEFGEHEN : German Turkish

ters gitmek

SCHIEFLIEGEN : German Turkish

yanlış bir fikir sahibi olmak

SCHIELEN : German Turkish

şaşı bakmak

SCHIENBEIN : German Turkish

[das] baldır kemiği

SCHIENE : German Turkish

" [die] ray; cebire, süyek"

SCHIENEN : German Turkish

kırık tahtası ile çıkık bağlamak

SCHIENENSTRANG : German Turkish

[der] demiryolu hattı

SCHIER : German Turkish

" halis, safi; (et) lop, kemiksiz; aşağı yukarı, hemen hemen"

SCHIEßBUDE : German Turkish

[die] lunapark atış barakası

SCHIEßBUDENFIGUR : German Turkish

[die] bostan korkuluğu, maskara

SCHIEßEN : German Turkish

" ateş etmek; vurmak, öldürmek; şut çekmek; gol atmak; fırlamak, atılmak; fışkırmak; filizlenmek"

SCHIEßEREI : German Turkish

[die] silah atma

SCHIEßPLATZ : German Turkish

[der] poligon