Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

SCHWEINSLEDER : German Turkish

[das] domuz derisi

SCHWEIß : German Turkish

[der] ter

SCHWEIßEN : German Turkish

kaynak yapmak

SCHWEIßER : German Turkish

[der] kaynakçı Schweißfüße çok terleyen ayaklar

SCHWEIßNAHT : German Turkish

[die] kaynak (yeri)

SCHWELEN : German Turkish

için için yanmak

SCHWELGEN : German Turkish

zevk ve sefa içinde yaşamak

SCHWELLE : German Turkish

" [die] eşik; travers"

SCHWELLEN : German Turkish

" şişirmek, kabartmak; şişmek, kabarmak"

SCHWELLUNG : German Turkish

" [die] şişme, kabarma; şiş, kabarık"

SCHWENGEL : German Turkish

" [der] çan tokmağı; tulumba kolu"

SCHWENKBAR : German Turkish

döner

SCHWENKEN : German Turkish

" sallamak; çalkamak; dönmek; çark etmek"

SCHWENKUNG : German Turkish

[die] dönme, çark, yön değiştirme

SCHWER : German Turkish

" ağır; güç, zor; yorucu, zahmetli; vahim, ciddi; kunt"

SCHÖNGEIST : German Turkish

[der] güzel sanatları seven

SCHÖNHEIT : German Turkish

" [die] güzellik; güzel kadın, dilber, afet"

SCHÖNHEITSFEHLER : German Turkish

[der] ufak kusur

SCHÖNHEITSOPERATION : German Turkish

[die] plastik cerrahi, estetik cerrahi

SCHÖPFEN : German Turkish

" su çekmek; kaşıklamak; cesaretlenmek; umutlanmak"

SCHÖPFER : German Turkish

" [der] kepçe; yaratıcı, kurucu; Yaradan"

SCHÖPFERISCH : German Turkish

yaratıcı

SCHÖPFKELLE : German Turkish

[die] kepçe

SCHÖPFLÖFFEL : German Turkish

" [der] kepçe; kevgir"

SCHÖPFUNG : German Turkish

" [die] yaratma; yaradılış"