German Turkish
STATTLICH : German Turkish
gösterişli, heybetli, yakışıklı, endamlı
STATUE : German Turkish
[die] heykel
STATUR : German Turkish
[die] boy bos, endam
STATUS : German Turkish
[der] durum, hal, vaziyet
STATUS QUO : German Turkish
[der] statüko
STATUSSYMBOL : German Turkish
[das] statü simgesi, sahibinin toplumsal konumunu gösteren nesne
STAU : German Turkish
" [der] tıkanıklık; trafik tıkanıklığı"
STAUB : German Turkish
[der] toz
STAUBEN : German Turkish
tozamak, toz yapmak
STAUBFADEN : German Turkish
[der] erkeklik organı, erkek organ, ercik, stamen
STAUBIG : German Turkish
tozlu
STAUBSAUGER : German Turkish
[der] elektrik süpürgesi
STAUBTUCH : German Turkish
[das] toz bezi
STAUDAMM : German Turkish
[der] baraj, bent
STAUDE : German Turkish
[die] çalı
STAUEN : German Turkish
" suyun yolunu kesmek, büğemek; (kan) akışını durdurmak"
STAUNEN : German Turkish
[das] şaşkınlık, hayret
STAUNEN : German Turkish
şaşmak, hayret etmek
STAUUNG : German Turkish
" [die] (su) toplanma; (kan/trafik) tıkanma"
STECHBECKEN : German Turkish
[das] ördek, sürgü
STECHEN : German Turkish
[das] pleyof, kazananı belirleyen maç
STECHEN : German Turkish
" (iğne) batırmak; (bıçak) saplamak; (böcek) sokmak, ısırmak; (güneş) yakmak; kozla kırmak; hakketmek, kazımak; (çimen) kesmek"
STECHEND : German Turkish
keskin, sert, sızılı
STECHGINSTER : German Turkish
[der] katırtırnağı
STECHPALME : German Turkish
[die] çobanpüskülü
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani