Multilingual Turkish Dictionary

German Turkish

German Turkish
STAMM : German Turkish

" [der] (ağaç) gövde; kök; oymak, boy, kabile; soy, nesil"

STAMMBAUM : German Turkish

" [der] soyağacı; şecere"

STAMMELN : German Turkish

" kekelemek; dili dolaşmak"

STAMMEN : German Turkish

" soyundan gelmek; çıkmak, gelmek"

STAMMGAST : German Turkish

[der] devamlı müşteri, müdavim

STAMMHALTER : German Turkish

[der] erkek evlat

STAMPFEN : German Turkish

" ayağıyla yere vurmak; tepinmek; ezmek; tokmaklamak; (gemi) baş kıç yapmak"

STAND : German Turkish

" [der] ayakta durma; durum, vaziyet; düzey, seviye; sınıf, zümre; (fuarda) stant; satış yeri, tezgâh; meslek"

STANDARD : German Turkish

[der] standart, norm, ayar, miyar

STANDESAMT : German Turkish

[das] evlendirme dairesi

STANDESBEAMTE : German Turkish

[der] nikâh memuru

STANDESGEMÄß : German Turkish

toplumsal konumuna uygun

STANDESUNTERSCHIED : German Turkish

[der] sınıf farkı

STANDHAFT : German Turkish

sarsılmaz, metanetli, metin, sabırlı

STANDHAFTIGKEIT : German Turkish

[die] sarsılmazlık, metanet

STANDHALTEN : German Turkish

dayanmak, karşı koymak, göğüs germek

STANDLICHT : German Turkish

[das] park lambası

STANDORT : German Turkish

" [der] bulunduğu yer; (bitki/hayvan) çevre; garnizon"

STANGE : German Turkish

" [die] değnek, çubuk; kazık, direk; (sigara) karton"

STANNIOL : German Turkish

" [das] kalay yaprağı, stanyol; alüminyum foli"

STANZE : German Turkish

[die] zımba

STAPEL : German Turkish

" [der] yığın, istif; gemi tezgâhı"

STAPELLAUF : German Turkish

[der] gemiyi kızaktan indirme

STAPELN : German Turkish

yığmak, istif etmek

STAR : German Turkish

" [der] sığırcık (kuşu); katarak, perde, aksu; yıldız, film yıldızı"