Multilingual Turkish Dictionary

German Turkish

German Turkish
SPURT : German Turkish

[der] finişe geçme, depara kalkma

SPÄHEN : German Turkish

gözetlemek

SPÄRLICH : German Turkish

az, seyrek, tek tük

SPÄT : German Turkish

geç

SPÄTER : German Turkish

" daha geç; sonraki, ilerki; sonradan, daha sonra, bilahare"

SPÄTESTENS : German Turkish

en geç

SPÖTTISCH : German Turkish

alaylı, istihzalı, iğneli

SPÜLE : German Turkish

[die] evye

SPÜLEN : German Turkish

" çalkalamak; (bulaşık) yıkamak; (tuvalet) sifonu çekmek; (dalga) sahile atmak; lavaj yapmak"

SPÜLMASCHINE : German Turkish

[die] bulaşık makinesi

SPÜLSTEIN : German Turkish

[der] evye

SPÜLUNG : German Turkish

" [die] temizleme, çalkalama; lavman; lavaj"

SPÜRBAR : German Turkish

hissedilir

SPÜREN : German Turkish

" duymak, hissetmek; iz sürmek"

SPÜRHUND : German Turkish

" [der] zağar, kopoy; dedektif, hafiye"

STAAT : German Turkish

" [der] devlet; hükümet; debdebe, tantana; en iyi giysi"

STAATENLOS : German Turkish

vatansız, haymatlos

STAATLICH : German Turkish

devlet ile ilgili, resmi

STAATSANGEHÖRIGKEIT : German Turkish

" [die] uyrukluk, tabiiyet; yurttaşlık, vatandaşlık"

STAATSANWALT : German Turkish

[der] savcı, cumhuriyet savcısı

STAATSBÜRGER : German Turkish

[der] yurttaş, vatandaş

STAATSDIENST : German Turkish

[der] devlet hizmeti

STAATSEIGEN : German Turkish

devlete ait

STAATSEXAMEN : German Turkish

[das] devlet sınavı

STAATSFEINDLICH : German Turkish

devlete düşman, bölücü