Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
MAHRU : Ottoman Turkish

(C.: Mâhruyân) f. Ay yüzlü. Yüzü ay gibi parlak olan. Güzel

MAHRUB : Ottoman Turkish

Mahrum edilmiş. Elinden varı yoğu alınmış. Bomboş bırakılmış

MAHRUF : Ottoman Turkish

Toplanılmış devşirilmiş meyve

MAHRUK : Ottoman Turkish

Yanan. Yanmış

MAHRUK-UL FUAD : Ottoman Turkish

Yüreği yanık

MAHRUKAT : Ottoman Turkish

Yakılacak madde. Yanan şeyler

MAHRUKAT-I MÂYİA : Ottoman Turkish

Akaryakıt

MAHRUM : Ottoman Turkish

Maddi veya manevi nimetlerden uzak kalmak. * Malı bereket bulmaz olan bedbaht. Felâhtan nasibsiz olan. * İffetinden dolayı zengin zannedildiğinden sadakadan mahrum olan

MAHRUMANE : Ottoman Turkish

Mahrumcasına. Bahtsız ve nasipsizcesine

MAHRUMİYYET : Ottoman Turkish

Elde edemeyiş. Yokluk. Mahrumluk. İstediğini elde edememe

MAHRUR : Ottoman Turkish

Hararetli. Ateşli. İçi hararetli olan

MAHRURÂNE : Ottoman Turkish

f. Ateşli ateşli. Hararetli bir surette

MAHRUS : Ottoman Turkish

Himâye edilen. Korunan. Gözetilen

MAHRUSA : Ottoman Turkish

Büyük şehir

MAHRUT : Ottoman Turkish

Kasnı denilen zamkın ağacı

MAHRUTİYYET : Ottoman Turkish

Mahrutilik, konik olma hâli

MAHRUTÎ : Ottoman Turkish

Mahrut şeklinde olan. Altı daire ve üstü sivrilerek bir noktada birleşen, huni şeklinde olan. Konik

MAHRUYAN : Ottoman Turkish

f. Güzeller, ay yüzlüler. * Mc: Veliler. Allah'a itaatten ayrılmayan manevî güzellik sâhibi kimseler

MAHRUZ : Ottoman Turkish

Kepâze, rezil, rüsvay, aşağılık, âdi. İtibarsız

MAHRÛKAT : Ottoman Turkish

yakıtlar

MAHRÛM : Ottoman Turkish

yoksun

MAHRÛMİYET : Ottoman Turkish

yoksunluk

MAHRÛT : Ottoman Turkish

koni

MAHRÛTÎ : Ottoman Turkish

konik

MAHS : Ottoman Turkish

Hayaları çıkarılmış. İğdiş edilmiş