Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
MEYL-ÜT TEZEYYÜD : Ottoman Turkish

Tekellüfle sözü uzatma, artırma arzusu

MEYLA : Ottoman Turkish

Çok budaklı ağaç

MEYLA' : Ottoman Turkish

Otsuz sahra, çöl. * Acele, hızlı, seri

MEYLAB : Ottoman Turkish

Za'ferân

MEYLAK : Ottoman Turkish

Seri ve aceleci kimse

MEYLEN : Ottoman Turkish

Eğilerek, meylederek. O taraftan olarak

MEYLETMEK : Ottoman Turkish

Bir tarafa doğru eğilmek. Bir tarafa yönelmek. * Sevgisini vermek, eğilmek. Gönül vermek

MEYLİYAT : Ottoman Turkish

Bir tarafa meyleden istekler

MEYMENE : Ottoman Turkish

Sağ kol, sağ taraf. * Meymenet, yümn-ü bereket. Bereket. Kuvvetlilik. Uğurluluk. Kutluluk

MEYMENE : Ottoman Turkish

sağ, iyilik, uğur

MEYMENET : Ottoman Turkish

ereket, uğur, kutluluk

MEYMUM : Ottoman Turkish

Denize atılmış olan

MEYMUN : Ottoman Turkish

Bereketli, uğurlu. Kuvvetli. Kutlu

MEYMÛN : Ottoman Turkish

uğurlu, kutlu

MEYN : Ottoman Turkish

(C.: Müyun) Yalan. Yalan söyleme

MEYS : Ottoman Turkish

Ceviz ağacı. * Sallana sallana yürümek

MEYSA : Ottoman Turkish

(C: Miyes) Yumuşak yer

MEYSAN : Ottoman Turkish

Sallana sallana yürümek

MEYSEME : Ottoman Turkish

(Vesm. den) Damga, damgalanmış

MEYSERE : Ottoman Turkish

(C.: Meyâsir) Ordunun sol cenâhı. Sol cenâh. * Zenginlik, servet

MEYSİR : Ottoman Turkish

Meyser. Kolaylık yeri. Kolaylık. * Kumar. Arablar arasında ok ile oynanan kumar. * Kumar için kesilen hayvan

MEYSUR : Ottoman Turkish

Kolay. Kolay olmuş. Asan. Kolay kılınmış şey

MEYSURAT : Ottoman Turkish

(Meysur ve Meysure. C.) Kolaylatılmış şeyler. Asan edilmiş şeyler

MEYT : Ottoman Turkish

(Meyyit) Ölü. Cansız. Ölmüş. Hareketsiz

MEYT (MİYÂT) : Ottoman Turkish

Irak olmak, ırak etmek. Uzak olmak, uzaklaştırmak. Karışmak