Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
MUHAZZİR : Ottoman Turkish

Tahzir eden. Sakındıran. Çekindiren

MUHAZÎ : Ottoman Turkish

(Hiza. dan) Birbirinin karşısında ve bir hizada bulunan. Paralel

MUHAŞ : Ottoman Turkish

Yanmış nesne

MUHAŞŞA : Ottoman Turkish

Hâşiye yazılmış. Tahşiye olunmuş

MUHAŞŞEM : Ottoman Turkish

Sarhoş, mest

MUHAŞŞİ : Ottoman Turkish

Hâşiye yazan. Hâşiyeliyen

MUHAŞŞİ' : Ottoman Turkish

Kibirli bir kimsenin kibir ve gururunu kıran

MUHAŞŞİD : Ottoman Turkish

Tahşideden. Bir yere toplayan

MUHAŞŞİM : Ottoman Turkish

Keskinliği dolayısıyla sarhoş edici şey

MUHAŞŞİN : Ottoman Turkish

Öfkelendiren, kızdıran. Gücendiren

MUHAŞŞÎ : Ottoman Turkish

(Haşyet. den) Korkutan, ürküten

MUHBİR : Ottoman Turkish

Haber veren. Haberci. Haber toplayan. * Birisinin fenâlığını alâkadar makama haber veren. Jurnalcı

MUHBİR : Ottoman Turkish

haberci

MUHBİR-İ SÂDIK : Ottoman Turkish

Peygamberimiz Hz. Muhammed'in (A.S.M.) bir ismi. Diğer Peygamberlere de denebilir. Çünkü hepsi sâdık, sağlam, doğru haberleri insanlara ulaştırmışlar, kendilerine bildirilenleri aynen bildirmişler, insanları doğruluğa, felâha, hakka, hakikata, imana dâvet etmişlerdir

MUHBİT : Ottoman Turkish

Alçak gönüllü, mütevazi. Mütezellil

MUHCEN : Ottoman Turkish

Kısa boylu ve suyu az olan bir bitki çeşidi

MUHDA' (MIHDA') : Ottoman Turkish

Kiler

MUHDAR : Ottoman Turkish

(Muhzar) Hazırlanmış. * Amellerinin sâhifelerini müşâhede etmiş olarak

MUHDEC : Ottoman Turkish

İçine esvap koydukları küçük ev, kiler. * Azâsı noksan olan

MUHDES : Ottoman Turkish

İhdas edilmiş. Sonradan meydana gelmiş, eskiden olmayan. * İlm-i Hâlde: Şer'î temizliği gitmiş, abdest veya guslü lâzım gelmiş olan

MUHDES : Ottoman Turkish

sonradan meydana getirilmiş

MUHDİS : Ottoman Turkish

her şeyi sonradan var eden Allah

MUHDÎ : Ottoman Turkish

(Bak: Mühdi)

MUHEYH : Ottoman Turkish

Beyincik

MUHFES : Ottoman Turkish

Seri, hızlı