Ottoman Turkish
SELVA : Ottoman Turkish
Bal, asel. * Bıldırcının büyüğü
SELVELE : Ottoman Turkish
Peygamberimize okunan dualar
SELVET : Ottoman Turkish
Kalb rahatı. Gönül rahatı
SELÂM : Ottoman Turkish
ahatlık, emniyet, barış, iyilik
SELÂMET : Ottoman Turkish
kurtuluş, emniyet
SELÂSET : Ottoman Turkish
akıcılık
SELÂSİL : Ottoman Turkish
silsileler
SELÂTİN : Ottoman Turkish
sultanlar
SELÎM : Ottoman Turkish
sağlam, kusursuz
SELÎS : Ottoman Turkish
akıcı
SEM : Ottoman Turkish
işitme
SEM' : Ottoman Turkish
İşitmek. Kulak ile dinlemek. * Kurdun sırtlandan olan eniği
SEM'-İ HAMİYET : Ottoman Turkish
Hamiyet kulağı, insaf ve hakperestlikle dinleyiş
SEM'-İ HİKMET : Ottoman Turkish
Hikmetli sözleri dinlemek. Hikmetten ibret ve ders almak. En hayırlısına tabi olmak
SEM'AN : Ottoman Turkish
Dinliyerek. * İşiterek, duyarak
SEMA : Ottoman Turkish
"Gök yüzü. Asuman. Gök. * Her şeyin sakfı. * Gölgelik. * Bulut ve emsali örtü.(Resul-i Ekrem'den (A.S.M.) şöyle rivayet olunmuştur. Sema'ya uruç buyurdukları zaman kale burçları gibi bir mevkide bir takım melâike görmüştü. Bunlar birbirlerinin yüzüne doğru, mütekabilen yürüyüp gidiyorlardı. Bunlar nereye gidiyorlar diye Resul-i Ekrem (A.S.M.) Cebrâil'e (A.S.) sordu. Cebrâil: Bilmiyorum. Ancak yaratıldığımdan beri ben bunları görürüm ve evvel gördüğümün bir tânesini bir daha görmem dedi. Onlardan birine, ikisi birden: ""Sen ne zaman halk olundun"" diye sordular. O da: ""Bilmiyorum. Ancak Cenab-ı Hak her dörtyüz bin senede bir yıldız halk eder. Ben yaratıldığımdan beri de dörtyüz bin yıldız halk etti"" diye cevap verdi. Melâikenin kesretini ve kudret-i ezeliyenin vüs'at-ı tecelliyatını anlamalı... E.T.)"
SEMA' : Ottoman Turkish
Yağlı yemek yedirmek. * Baş yarmak. * Ekmeği terid etmek. * Sakalı boyamak
SEMA'MA' : Ottoman Turkish
Küçük başlı. * Yular
SEMAAN : Ottoman Turkish
(Semaen) İşiterek, dinleyerek, dinlemek suretiyle
SEMAAT : Ottoman Turkish
Dinlemek, kulak vermek
SEMACET : Ottoman Turkish
Kötü görünüş, çirkinlik. * Söz çirkinliği. * Kabahat
SEMACET-İ İBTİDA : Ottoman Turkish
Sözün başlangıcındaki çirkinlik
SEMAD : Ottoman Turkish
Davar tersi. * Gül
SEMADİR : Ottoman Turkish
Sarhoşluk vaktinde veya uyku geldiğinde göze ârız olan zayıflık
SEMAEN : Ottoman Turkish
İşiterek, duyarak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani