Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
SÂBİAN : Ottoman Turkish

yedincisi

SÂBİG : Ottoman Turkish

(Sâbiga) Tam. Tafsilâtlı. Uzun. Bol

SÂBİH : Ottoman Turkish

Yüzen, yüzücü

SÂBİHA : Ottoman Turkish

(C.: Sâbihât) Gemi. * Yüzen

SÂBİHA : Ottoman Turkish

yüzen

SÂBİHÂT : Ottoman Turkish

Yüzücü olanlar, yüzenler. Gemiler. * Ehl-i imânın ruhları. * Yıldızlar

SÂBİR : Ottoman Turkish

sabreden

SÂBİT : Ottoman Turkish

durgun, duran, kesinleşmiş

SÂBİTİYET : Ottoman Turkish

sabitlik

SÂBİÎ : Ottoman Turkish

yıldıza tapan

SÂBİÎYYÛN : Ottoman Turkish

yıldıza tapanlar

SÂBIK : Ottoman Turkish

önceki, geçen, geçmiş

SÂBIK(A) : Ottoman Turkish

Geçmiş. Önceki. * Zamanca veya rütbece ileride olan. * Eskiden işlenmiş suç

SÂBIK-UL BEYÂN : Ottoman Turkish

Yukarıda söylenillmiş, zikri geçmiş

SÂBIKA : Ottoman Turkish

önceden işlenmiş suç

SÂBIKA-İ MÜKERRERE : Ottoman Turkish

Birden fazla suç işleme

SÂBIKAN : Ottoman Turkish

Bundan önce, evvelce

SÂBIKAN : Ottoman Turkish

önceden

SÂBIKÎN-I İSLÂM : Ottoman Turkish

En evvel müslüman olan sahabeler. (Bak: Ashab-ı Suffa, Saff-ı evvel)

SÂBIKÛN (SÂBIKÎN ) : Ottoman Turkish

(Sâbık. C.) Sâbıklar. Öncekiler. Geçmişler

SÂCİD : Ottoman Turkish

secde eden

SÂDE : Ottoman Turkish

yalın, süssüz, katkısız

SÂDEDİL : Ottoman Turkish

kolay aldanan

SÂDİSEN : Ottoman Turkish

altıncısı

SÂDÂT : Ottoman Turkish

seyyidler, Peygamberimizin neslinden olanlar