Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
SÂHİB-İ NUN : Ottoman Turkish

(Sâhib-i Zünnun) Hz. Yunus Peygamber'in (A.S.) bir nâmı

SÂHİB-İ TAHRİC : Ottoman Turkish

(Bak: Tahric)

SÂHİB-ÜL BEYT : Ottoman Turkish

Ev sâhibi

SÂHİB-ÜL HUT : Ottoman Turkish

Peygamber Hazret-i Yunus'un (A.S.) bir nâmı. (Bak: Yunus)

SÂHİB-ÜL YED : Ottoman Turkish

Mal sahibi, malı elinde tutan kimse

SÂHİB-ÜS SEYF : Ottoman Turkish

Kılınç sahibi. Maddeten kuvvetli olup, maddi cihad ile vazifeli olan

SÂHİB-ÜT TÂC : Ottoman Turkish

Tâc, sâhibi, İncil'de mezkur Hz. Muhammed'in (A.S.M.) ismi

SÂHİB-ÜZ ZAMAN : Ottoman Turkish

Zamânın sahibi. Zamânında İnd-i İlâhide en makbul insan. Müceddid. *Mehdi-i zaman

SÂHİBAT : Ottoman Turkish

(Sâhibe. C.) Kadın sâhibler

SÂHİBE : Ottoman Turkish

(Müe.) Bir şeyin sahib ve mâliki olan kadın

SÂHİBE-İ CEMÂL : Ottoman Turkish

Güzellik sahibi kadın. Güzelliği olan kadın

SÂHİBE-İ HÂNE : Ottoman Turkish

Ev sahibi kadın

SÂHİBET-ÜL BEYT : Ottoman Turkish

Ev sâhibesi. * Kadın ev sâhibi

SÂHİL : Ottoman Turkish

kıyı

SÂHİR : Ottoman Turkish

üyücü

SÂİK : Ottoman Turkish

sevkeden, götüren

SÂİKA : Ottoman Turkish

sevkedip götüren bir his

SÂİKAVÂRÎ : Ottoman Turkish

yıldırım gibi

SÂİL : Ottoman Turkish

soran, isteyen, dilenen, dilenci

SÂİM : Ottoman Turkish

oruçlu

SÂİR : Ottoman Turkish

diğer, başka

SÂKİM : Ottoman Turkish

hasta, sakat

SÂKİN : Ottoman Turkish

hareketsiz

SÂKİT : Ottoman Turkish

suskun

SÂKİTÂNE : Ottoman Turkish

susarak, sessizce