Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
TARFET-ÜL AYN : Ottoman Turkish

Göz kapağının bir kere açılıp kapanması kadar geçen kısa ân

TARFETÜLAYN : Ottoman Turkish

göz açıp kapayıncaya kadar

TARH : Ottoman Turkish

Uzaklaştırmak. * Vaz' etmek. * İndirmek. * Bırakmak, elinden atmak. * Yerleştirmek. * Temel bırakmak. * Mat: Çıkarma

TARH-EFGEN : Ottoman Turkish

f. Düzenleyen, kuran, tertib eden. * Temel kuran, bina yapan

TARH-ENDAZ : Ottoman Turkish

f. Temel atan. Düzenleyen, tertib eden

TARH-I ESAS : Ottoman Turkish

Temel atmak

TARHİB : Ottoman Turkish

"""Merhaba"" demek."

TARHUN : Ottoman Turkish

(C.: Tarâhin) Tarhun otu

TARİD : Ottoman Turkish

(Tard. dan) Kovan, çıkartan, süren, tardeden

TARİDE : Ottoman Turkish

Arap çocuklarına mahsus bir oyun. * Okları cilâ edip parlattıkları ağaç

TARİF : Ottoman Turkish

tanım, tanıtma

TARİFAT : Ottoman Turkish

tarifler, tanımlar

TARİFE : Ottoman Turkish

tanıtma yazısı

TARİFENAME : Ottoman Turkish

tanıtma yazısı

TARİFNAME : Ottoman Turkish

tanım yazısı

TARİH : Ottoman Turkish

İşe yaramaz diye bir kenara atılmış nesne

TARİH-İ KADÎM : Ottoman Turkish

Eski zaman tarihi

TARİH-İ MU'CEM : Ottoman Turkish

Bir mısra, beyit veya cümledeki noktalı harflerin ebced hesabı ile yekûnunun delâlet ettiği tarih. * Edb: Ebced hesabında noktalı harflerin hesap edilerek düşürülen tarih. Bir ilmi, müfredâtı ile belirten eser

TARİH-İ UMUMÎ : Ottoman Turkish

Umumî tarih

TARİHNÜVİS : Ottoman Turkish

(C.: Tarihnüvisân) f. Tarih yazan. Müverrih

TARİHVARİ : Ottoman Turkish

tarih gibi

TARİHÇEİHAYAT : Ottoman Turkish

hayat tarihi

TARİK : Ottoman Turkish

f. Karanlık

TARİK-BAHT : Ottoman Turkish

f. Bahtı kara, şanssız, tâlihsiz

TARİKAT : Ottoman Turkish

Yol, manevî yol. * Usûl, tarz. Hal ü şan. (Bak: Müteşeyyih, Seyr-i âfâkî, Tasavvuf)